Jedi yazdı: ↑28 Tem, 12:06
Ruhsal ve enerji içerikli konuların tahmin edemeyeceğimiz kadar çok derinliğe sahip olup hala biz insanların sığ sularda yüzmesi beni bu işte bir bit yeniği olduğu şüphesine itiyor.Ya biz bir şeyleri yanlış biliyoruz yada başından beri hiç bir şeyi doğru bilemiyoruz...
Benim düşünceme göre bu işlerde inanmak sadece destek(Yardımcı) rolünü oynuyor.İnanmayı ana role aldığımızda ise "eşim,dostum,arkadaşım inanmıyordu denedi oldu. nasıl yaptı ?" gibi cümlelerin oluşmasına yol açıyor.
Bazı yazılarda görüyorum her şeyde mantık aranmaz veya aramak sizi şüpheye düşürür.
Yine bazı yazılarda görüyorum "şunu yapmak için hissedin" veya daha ayrıntılı şekilde "rüzgarı hareket ettirmek için önce rüzgarla bir olduğunuzu hissedin" ama kimse demiyor ki nasıl hissedeceğiz, bu hissetme işi nasıl gerçekleşecek ? çoğu kişi böyle şeyleri mantık çerçevesi içerisinde planlı bir şekilde birleştirmiyor.
Kimse "Rüzgarı hissetmeye çalışın" yerine neden "Enerjinizi dışarı salıp rüzgarla bütünleştirin" demiyor ?
Bazı kişiler ise vücudundaki daha bir yere yönlendirmeyi öğrenmeden hemen Aerokinezi,Telekinezi V.b şeylere atılıyor.Bir hevesle bu doğa üstü kabul edilen şeyleri yapmak için bilmem şu tekniği diye girip okuduğunuz "Psi-wheel yapmak için döndüğünü imaje edin" gibi yazılan mantık çerçevesinde olmayan yazılar başarıları kısıtlayan başlangıç hevesini kıran yazılardır.Asıl imaje etmemiz gereken şey kağıdın dönmesi değil enerjinin kağıdı döndürmesidir Asıl imaje edilmesi gereken şey enerjidir.
Her şey den önce 'Kinezilerin' enerji ile yapılan şeylerin sadece adlandırılması olduğu unutulmaması gerekiyor.Enerji ile rüzgarı yönlendirirsin adı aerokinezi olur, enerji ile bir maddeyi hareket ettirirsin adı telekinezi olur. Kineziler sadece isimdir,ad dır kendilerine özel hiçbir şeyleri yoktur!
----------
Yukarıdaki yazımda" Kimse "Rüzgarı hissetmeye çalışın" yerine neden "Enerjinizi dışarı salıp rüzgarla bütünleştirin" demiyor ? " gibi bir cümle kurmuştum enerjinizi dışarı salıp rüzgarla bütünleştirin diyorum ama bundan önce rüzgarın ne olduğunu ve nasıl oluştuğunu bilmemiz gerekmiyormu ?
Aerokinezi ile rüzgar oluşturmak isteyen biri rüzgarın doğal yollar ile nasıl oluştuğunu bilmiyorsa bu onun yapma şansını 0 yapmazmı ? her şeyden önce enerjimiz ile bu doğal yolu yapmamız gerekmiyormu ?
Pyrokinezi ile alev oluşturmak isteyen biri(alev yönlendirmeyi kastetmiyorum) alevin sadece bir kimyasal tepkime olduğunu bilmiyor ise bu kimyasal tepkimeyi bir şekilde yapmadığı sürece sadece düşünerek veya enerjisini kullanarak yapmayı denediği sürece hiç bir zaman olmayacağını bilmediği için hevesini kaybetmiyecekmi ? hevesini kaybetmese bile deneyerek zamanını kaybetmeyecekmi ?
-----
Bazı arkadaşlarımın ve abi/ablalarımın yazılarına saygı duyuyorum böyle şeyleri yapmak için doğal yollarla nasıl oluşacağını söylüyorlar fakat devamı şunu düşüneceksin şunu imaje edeceksin oluyor. Anlamıyorum o olayın olduğunu düşünmemiz veya imaje etmemiz bu olayı nasıl gerçekleştirecek ? düşündüğümüzde bize yardım eden birilerimi var ? o olayın gerçekleşmesini imaje etmek yerine bizim onu enerjimiz ile yapmaya çalışmamızı imaje etmemiz daha yararlı olmazmıydı ?
-------
Bu bir isyan yazısıdır kimse üzerine alınmasın.
Tamamen kendi düşüncelerimdir.
Yazımda bilmediğim yanlışlıklarda olabilir.
Bu tarz yazıların artmasına ihtiyacımız var. Teşekkürler bu sorgulamaların ve analizlerin için.
Sorunun nedenlerini mümkün olduğunca özetle! dile getirmeye çalışayım.
Duyu organları ile algılanan herşeyi çok kolay bir şekilde anlayabilirsin ancak benzer anlatımı duyu organlarımızın algılamadığı konularda yapmak mümkün değil. Anlatımda kullanılan kelimeler “
soyut ve öznel” nitelik taşıdığı için aslında sadece anlatanın anlayabileceği şeyler. Hiç kimse ruhsal olayları gerçek bir dille aktaramaz çünkü madde boyutunda bunların bir karşılığı yok. Bu belki telepatik yolla hissettirilerek gerçeğe yakın yansıtılabilir.
Elma ile ilgili bir belgesel çektiğinde bunu herkes anlar. Belgesel baştan sona saçmalıklarla dolu olsa da gerçek yaşamda olan bir nesne ile ilgili bilgiler bizde bir şekilde bir karşılık bulabilir. Ancak ruhsal meseleleri aktarmak için kullanılan kelimeler sonradan türetilmiş “
bunu kelimeyi kullanalım” denilen kelimeler olduğu için bir olayı anlatmak için ya yeni bir argüman geliştireceksin veya daha önce kullanılan kalıpları kullanacaksın.
Şimdi ben sana “
yaşadığın dejavu olaylarının mekanizmasını ve bunun bilinçli olarak nasıl tekrarlanabileceğini anlatır mısın” desem bunu dile getirmen ve internet ortamında herkesin okuyabileceği bir halde sunabilmen için izleyeceğin yol ne olursa olsun asla istediğin kıvamda olamayacaktır. Tüm bilimsel verileri de kullansan herkes daha önce yaşadıkları deneyimlerle (okudukları ile değil) kıyas yaparak anlamaya çalışacaktır. Eğer okuyanlar daha önce anlatacaklarınla ilgili bir deneyim yaşamamışlarsa onlara sadece “
şunları deneyin, sizde yapabilirsiniz” diyebilirsin.
Bu konularda anlatanlar sadece başkalarının önünü açabilir, yöntem gösterebilir, harekete geçirebilir ama iç mekanizmalarına dokunup bir anda yapmalarını sağlayamaz.
Bu konularda yazılmış ilk kitapları okumaya başladığımda anlayamadığım ve anlatılanları çözemediğim için fırlattığım çok kitap olmuştur. Bazı kelimeler kullanılmış ancak bende bu kelimelerin ve kelimelerle anlatılmak istenenlerin bir karşılığı olmadığı için defalarca okuduğum halde tam olarak ne anlatmaya çalıştıklarını kavrayamıyordum. Ne anlatanda ne de ben de sorun vardı. Sorunun kaynağı ruhsal olayların somut bir şekilde dile getirilmesinin zorluğuydu. Bunu ancak belli bir noktaya geldikten sonra yaşadıklarımı anlatmaya çalıştığımda anlayabildim. Kullanılan kelimelerin bir başkasında benzer karşılığı bulabilmesi için ya anlattığın insanların da aynı süreçten geçmesi gerekir veya o an ruhsal bir iletişim meydana gelerek karşı tarafa hissettirilmesi gerekir. Bu durumda da sadece hissettirebilir veya harekete geçirebilirsin. Kendisinin yapabilmesi için kendi iç dünyasında keşfetmesi gerekenleri ancak kendisi zamanla bulabilir.
Anlatılmak istenenler kolay olmadığı için “
şunları şunları yapın, şu yöntemleri deneyin” şeklinde bir yöntem izlenir. Bu ve benzer yöntemlerin izlenmesinin nedeni deneyerek hissedecekleri ile ruhsal kavrama yoluyla içsel mekanizmaların çözülmesini sağlamaktır. Hiçbir anlatım ve teknik ne yazık ki herkeste aynı sonuçları vermez. Sadece “
bakın şu şekilde bazı ilginç olaylar var, ben bunları yaşadım, siz de yaşamak isterseniz şunları yapabilirsiniz” denilebilir.
İşte bu noktada anlatım için, farklı ve yeterli gelmezse çok daha farklı yöntemler izlenebilir. Bu da ancak okuyanın soracağı sorularla mümkün olabilir. İdeal anlatımda karşı tarafın beklentileri ile örtüşecek nokta yakalanmaya çalışılabilir. Bu kısma katılıyorum. Neden bu yapılmıyor?
Şu an internette parapsikoloji ile ilgili konuları okuduğun sitelerin maliyetlerinin karşılanabilmesi için ödenmesi gereken miktarlar mümkün olduğunca reklam gelirleri ile karşılanmaya çalışılır. İyi bir web alt yapısı için tüm detaylar düşünülerek yapılacak harcamanın maliyeti hiç te azımsanmayacak derecede.
Tam olarak herkesin anlayabileceği bir anlatım ile yazılacak akademik yazılar okunmadan geçilecektir. Bunu denediğim için yazabiliyorum. Zaman zaman yurtdışındaki sitelerde araştırma yapmak için dolaşıyorum. Onlarda da benzer sorunlar var. Herkes ruhsal kabiliyet sahibi olmak istiyor ama bunu yapabilmek için temel öğretilerin verildiği 5000 kelimelik bir makalenin okunma oranı ile “
harika insan olmanın 10 altın kuralı” başlığını taşıyan ve içerisinde yazıdan çok resim barındıran makalelerin okunma oranları arasında büyük farklar var. Parapsikoloji.net üzerinde okunma oranları yüksek olan yazılarda da sonuçlar aynı.
Beklenti “
sihirli değnek beklentisi” ve “
mucizeler” olunca herkes en hızlı yoldan sonuca ulaşmak ister. Ve sen bilirsin ki, gerçek te sonuna kadar istediklerini elde etmek isteyen birisi ne yapıp edip seni bulacak ve herşeyi sorgulayarak öğrenmek isteyecektir.
Konu gene isteyenin ne kadar samimi ve kararlı olduğuna dayanıyor. Anlatılanlar, yöntemler tümüyle meselenin bahanesidir. Sen insanlara bir yol sunarsın, arayanlardan bazıları gelir ve o yolda yürürler. Eğer yürümekte zorlanırlarsa yardım isteyip hızlanmak isterler. Tam olarak ne istediğini bilmeyenler ise her zaman önlerine çıkacak engellerle karşılaşabilirler. Yürümek veya bahane üretip geri dönmek kişisel bir tercihtir.
Bu konuda bir de SEO ve makale yazarlığı konuları var ki; o konu işi tümden çığırından çıkarak bir konu.