Lucid Dreaming Ansiklopedisi
lucid dreamin ansiklopedisi, bilinçli rüya ansiklopedisi
Moderatör: ozzzyyy
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Arkadaşlar bu başlık altında bana ait olan ve alıntı olan lucid d. tekniklerini paylaşıcam. Ayrıca lucid d. ile ilgili bazı önemli bilgileri de sizlere sunucam. Sorularınızı buraya değilde, sorularınızı cevaplamak için açtığımız başlığa bkz:" lucid-ruya-lucid-dreaming-f155/lucid-dr ... t4810.html " yazmanızı ve bu başlığı kirletmemenizi rica ediyorum. Ciddiye almayıp hala bu başlık altına yazan kişilerin yorumları da silinecektir, bilginize... Yararlı olması dileğiyle.
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
HILD (Hagart’s Induced Lucid Dream)
Bu tekniği 3-5 saatlik bir uykudan sonra, hala kendinizi yorgun ve uyuma ihtiyacında hissettiğiniz bir zamanda denemeniz gerekiyor.
Bunun için saatinizi sizin için en uygun olduğunu düşündüğünüz bir zamana kurun (bu kişiden kişiye veya günlük fiziksel enerjinize göre değişir).
Daha sonra yatağa geçip belirlediğiniz zamana kadar uyuyun…
Alarm çalıp bilinciniz açık fakat hala uykunuzu almamış bir durumda uyandığınızda, bir süre sonra tekrar uykuya dalacağınız düşüncesi içinde biraz bekleyin. Sonra işaret ve orta parmağınızı sanki piyano çalıyormuş gibi yavaşça, fazla enerji tüketmeden hareket ettirin. Bu hareketi yapmaya başladıktan 10-30 saniye sonra bir Gerçeklik Testi (burnu sıkıp nefes almaya çalışmak gibi) yapacaksınız. Fakat burada önemli olan şey herhangi bir şeyi düşünmemektir. Kafanızdan ayrıntıları geçirmemeli ve birazdan yapacağınız gerçeklik testi için saniyeleri saymamalısınız. Yalnızca aşağı yukarı 10-30 saniye boyunca bu hareketi yaptıktan sonra bir gerçeklik testinde bulunacağınızı bilin.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :)
-Alıntıdır-
Bu tekniği 3-5 saatlik bir uykudan sonra, hala kendinizi yorgun ve uyuma ihtiyacında hissettiğiniz bir zamanda denemeniz gerekiyor.
Bunun için saatinizi sizin için en uygun olduğunu düşündüğünüz bir zamana kurun (bu kişiden kişiye veya günlük fiziksel enerjinize göre değişir).
Daha sonra yatağa geçip belirlediğiniz zamana kadar uyuyun…
Alarm çalıp bilinciniz açık fakat hala uykunuzu almamış bir durumda uyandığınızda, bir süre sonra tekrar uykuya dalacağınız düşüncesi içinde biraz bekleyin. Sonra işaret ve orta parmağınızı sanki piyano çalıyormuş gibi yavaşça, fazla enerji tüketmeden hareket ettirin. Bu hareketi yapmaya başladıktan 10-30 saniye sonra bir Gerçeklik Testi (burnu sıkıp nefes almaya çalışmak gibi) yapacaksınız. Fakat burada önemli olan şey herhangi bir şeyi düşünmemektir. Kafanızdan ayrıntıları geçirmemeli ve birazdan yapacağınız gerçeklik testi için saniyeleri saymamalısınız. Yalnızca aşağı yukarı 10-30 saniye boyunca bu hareketi yaptıktan sonra bir gerçeklik testinde bulunacağınızı bilin.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :)
-Alıntıdır-
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Bu yazacağım teknik HILD tekniğiyle birbirlerine benzemesiyle beraber tamamen bana aittir. Bu sebeple alıntı yaparken veya paylaşırken kaynak belirtmenizi rica ediyorum.
Bu tekniğe alarm tekniği ismini verdim. Ancak tekniğin oluşumunun alarmla net bir ilgisi yok. Önemli olan herhangi bir faktörü uyarıcı olarak kullanmak ve uykuyu bölüp uyanmadan devam etmek. Bu teknik benim alışkanlıklarım sonucu ortaya çıktı. Şöyle anlatiyim; Okul dönemi okul zamanından 2 saat önce uyanıyodum ve vücudum bunu alışkanlık haline getirdi. Aynı şekilde okul olmadığı zamanlar sabah ezanında uyanmakta alışkanlıklarımın bir parçası gibi oldu(yani 2 zaman arasında yaklaşık 1-1,5 saat fark var, birbirlerine yakın saatler).Ve bende bunu lucid dreaming için bi avantaja dönüştürdüm. Nasıl mı? Tekniğin ortaya çıkış sürecini bitirip, açıklamasına başlıyorum
***Alarm tekniği***
Bu teknik için sabah veya gece uyanmaya alışkın olduğunuz bi saati kullanıcaz(net bi kalkış saatiniz yoksa, uyudukdan 2-3 saat sonrasına saatinizin alarmını kurun yada benim gibi sabah ezanını kullanabilirsiniz). Bu alternatiflerden hangisini kullanıcağınıza karar verin ve hazırlığınızı yaptıktan sonra uyuyun(genelde tekniği ilk kez öğrenenlerin büyük çoğunluğu alarmını kuruyo uyumadan önce, tekniğin adı da burdan geliyo). Sizi uyandırmasını istediğiniz faktör devreye girince (alarm çalınca, ezan okununca, kalkmaya alışkın olduğunuz zaman gelince v.b. artık ne kullanıyosanız uyanmak için) gözlerinizi açmadan uykuya dalmaya çalışın(alarm kuranlar alarmlarını kapasınlar ama bunu yaparken de gözler kapalı olucak).Gözlerin kapalı olmasının nedeni lucid dreaming yapmak için hem bilinçli hemde uykulu olduğunuz bi ana ihtiyacınızın olmasıdır. Uykuya dalmaya yakın hissettiğiniz bi anda ister kendi kendinize telkin verin(rüyadayım, rüyadayım, rüyadayım v.b şeklinde), ister telkin vermeden direkt rüyanızda görmek istediğiniz şeyi veya rüyanızı kontrol etme isteğinizi düşünün. Bu evre alarm tekniğinin en önemli evresi ve uyku anında yaklaşık 1-2 saniye gibi kısa bi sürede gerçekleştiriliyo, denedikten sonra daha iyi anlıyacaksınız. Bu evrede başarılı olursanız ilk lucid dreaming tecrübenizi yaşamanıza saniyeler kalmış demektir. Bu tekniğin ilk seferde başarı oranı çok yüksek ve bu yüzden kendi bulduğum teknikler arasından bunu seçerek sizlerle paylaştım. Bu teknik benim kullandığım orijinal tekniğin formülize edilmiş halidir.Başarılı olmanız dileğiyle... (Başarılı olamayan arkadaşlar için; Üzülmeyin, 2-3 sefer daha deneyin baktınız olmuyo boşverin. Bizde teknik tükenmez, elbet işinize yarayan bir teknik buluruz :))
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :)
----Alarm tekniği bana ait olup, başka bir yerde paylaşırken kaynak belirtmeniz ricam olur----
Bu tekniğe alarm tekniği ismini verdim. Ancak tekniğin oluşumunun alarmla net bir ilgisi yok. Önemli olan herhangi bir faktörü uyarıcı olarak kullanmak ve uykuyu bölüp uyanmadan devam etmek. Bu teknik benim alışkanlıklarım sonucu ortaya çıktı. Şöyle anlatiyim; Okul dönemi okul zamanından 2 saat önce uyanıyodum ve vücudum bunu alışkanlık haline getirdi. Aynı şekilde okul olmadığı zamanlar sabah ezanında uyanmakta alışkanlıklarımın bir parçası gibi oldu(yani 2 zaman arasında yaklaşık 1-1,5 saat fark var, birbirlerine yakın saatler).Ve bende bunu lucid dreaming için bi avantaja dönüştürdüm. Nasıl mı? Tekniğin ortaya çıkış sürecini bitirip, açıklamasına başlıyorum
***Alarm tekniği***
Bu teknik için sabah veya gece uyanmaya alışkın olduğunuz bi saati kullanıcaz(net bi kalkış saatiniz yoksa, uyudukdan 2-3 saat sonrasına saatinizin alarmını kurun yada benim gibi sabah ezanını kullanabilirsiniz). Bu alternatiflerden hangisini kullanıcağınıza karar verin ve hazırlığınızı yaptıktan sonra uyuyun(genelde tekniği ilk kez öğrenenlerin büyük çoğunluğu alarmını kuruyo uyumadan önce, tekniğin adı da burdan geliyo). Sizi uyandırmasını istediğiniz faktör devreye girince (alarm çalınca, ezan okununca, kalkmaya alışkın olduğunuz zaman gelince v.b. artık ne kullanıyosanız uyanmak için) gözlerinizi açmadan uykuya dalmaya çalışın(alarm kuranlar alarmlarını kapasınlar ama bunu yaparken de gözler kapalı olucak).Gözlerin kapalı olmasının nedeni lucid dreaming yapmak için hem bilinçli hemde uykulu olduğunuz bi ana ihtiyacınızın olmasıdır. Uykuya dalmaya yakın hissettiğiniz bi anda ister kendi kendinize telkin verin(rüyadayım, rüyadayım, rüyadayım v.b şeklinde), ister telkin vermeden direkt rüyanızda görmek istediğiniz şeyi veya rüyanızı kontrol etme isteğinizi düşünün. Bu evre alarm tekniğinin en önemli evresi ve uyku anında yaklaşık 1-2 saniye gibi kısa bi sürede gerçekleştiriliyo, denedikten sonra daha iyi anlıyacaksınız. Bu evrede başarılı olursanız ilk lucid dreaming tecrübenizi yaşamanıza saniyeler kalmış demektir. Bu tekniğin ilk seferde başarı oranı çok yüksek ve bu yüzden kendi bulduğum teknikler arasından bunu seçerek sizlerle paylaştım. Bu teknik benim kullandığım orijinal tekniğin formülize edilmiş halidir.Başarılı olmanız dileğiyle... (Başarılı olamayan arkadaşlar için; Üzülmeyin, 2-3 sefer daha deneyin baktınız olmuyo boşverin. Bizde teknik tükenmez, elbet işinize yarayan bir teknik buluruz :))
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :)
----Alarm tekniği bana ait olup, başka bir yerde paylaşırken kaynak belirtmeniz ricam olur----
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Lucid Dreaming Hakkında Bazı Önemli Bilgiler
Lüsid rüya meydana getirmeyi öğrenmeden önce, genel olarak rüyalarınızı gözlemlemeyi ve kontrol etmeyi öğrenmelisiniz. Bunun anahtarı basitçe, sistematik gözlemle etkisi ikiye katlanmış kendi kendine telkindir. Rüya kontrolünü irdeleyen harika bir çalışma, kendisi de lüsid rüyalar gören San Fransisco'lu psikolog Patricia Garfield'den gelmiştir; daha ayrıntılı açıklamalar ve öneriler için onun Creative Dreaming (Yaratıcı Rüya Görme) adlı eserine başvurabilirsiniz. Biz buraya eserdeki temel teknikleri almakla yetineceğiz.
Dr. Garfield'in metodik rüya kontrolünü öğrenmek için önerdiği belli aşamalar şöyledir:
Rüyalarınıza karşı tavrınızı saptayarak işe başlayın. İster şahsî gözlem isterse akademik bir araştırma sonucunda olsun, fakat mutlaka rüyalarınızın önemli olduğu, bazı şeyler söyledikleri ve onların öğretici olduklarına kanaat getirmiş olmalısınız. Eğer uyandığınızda gördüğünüz rüyayı hatırlıyorsanız, ona aldırmazlık etmeyin. Onu analiz etmeye, sorgulamaya ve sizin için ne gibi mesajlar taşıdığını bulmaya çalışın. Rüyalarınızın önemini bir kez fark ettiğinizde, onların tesirlerini deneyimlemeye başlayabilirsiniz. Rüyalarınızı dikkate alırsanız, size karşılık vereceklerdir.
Temel teknik, uyumadan önce belli bir kişi veya konuyla ilgili bir rüya göreceğinizi kendinize telkin etmektir. Garfield görme niyetinde olduğunuz rüyayı bir cümleyle ifade etmenizi, gevşemenizi, cümleyi tekrarlamanızı ve niyetinizin gerçekleştiğini hayal etmenizi özellikle önerir. "Bu gece arkadaşım
......... 'i rüyamda göreceğim." şeklinde bir ifade yeterlidir. Yani yatağa girdiğiniz zaman hemen uyumayın. Göreceğiniz rüyalar için biraz hazırlık yapın.
Bu psikolojik egzersizi uygularken rüyalarınızı hatırlama konusunda da gelişme kaydettiğinizi göreceksiniz. Rüya içeriğiniz üzerinde bir miktar kontrol kazanmaya başladıkça, hatırlamanız da daha yoğunlaşacak ve sıklaşacaktır. Ayrıca uyandığınız anda rüyalarınızı yazmanın da çok yararı dokunabilir. En iyi şekil sabah uyanır uyanmaz hemen kalkmayıp ne gördüğünüzü hatırlamaya çalışmanızdır. Eğer hatırlayamıyorsanız, pozisyonunuzu değiştirin. Her nedense bu hareket çoğu zaman rüyanızla ilgili bazı çağrışımlara yol açacaktır. Rüyanızı hatırlar hatırlamaz yazın veya bir banda kaydedin. Bu şekilde onlara toplu hâlde bakabilir ve kontrol konusunda ne kadar mesafe aldığınızı görebilirsiniz. Bazen de gün ortasında bir gece önceki rüyanızı hatırlatan bir şey görmeniz ya da işitmenizle, rüyanızın anılarının kendiliğinden aklınıza geldiğini bulgulayabilirsiniz.
Rüyalarınızda bir ölçüde kontrol sağlayabildiğinizi gördükten sonra lüsid rüyalar meydana getirmeye başlayabilirsiniz. Bu birçok şekillerde yapılabilir. En az karmaşık olanı, kendi kendinize telkin, yani kendinize öyle olacağını söylemeniz ya da talimat vermeniz yoluyladır. Bu arada, en iyi lüsid rüyaların iyi bir uykunun ertesinden, sabahın ilk saatlerinde oluşma eğiliminde olduklarını bilmeniz iyi olur. Sabah ilk uyandığınızda hemen kalkmayıp biraz daha uyumaya niyetlendiğiniz zamanlar idealdir. Bu fenomen muhtemelen normal uyku psikolojisinin bir ürünüdür, çünki çoğu insanın ilk rüya periyodu uykuya daldıktan 70-90 dakika sonra başlar.
Ve genellikle bir REM (rüya göstergesi olan hızlı göz hareketleri) durumunun ortasındayken uyanırız, dolayısıyla uyanıp yeniden uykuya dalmak bizi aynı duruma, yani rüya evresine iade eder. Gece uykuya dalmadan önceki zaman dilimine kıyasla daha elverişli olan bu kritik zamanı kullanmanız, lüsid rüyalar doğrultusundaki telkinlerinizin etkinliğine katkıda bulunacaktır.
Scott Rogo'ya göre, Lüsid rüya meydana getirmenin başlıca teknikleri şunlardır:
1. Uçma rüyaları meydana getirin.
Bir nedenden ötürü lüsid rüya görenler, evrensel bir özellik olarak, normal rüya görenlere oranla rüyalarında daha çok uçtuklarını görürler. Şuurlu rüyalarının sayısı fazla bireyler sık olarak uçma rüyalarının bir anlamda teşrifatçı görevi yaptıklarını ya da rüyadaki şuurluluğun en iyi bir uçma rüyasında elde edildiğini keşfetmişlerdir. Belki de rüyanın yer çekimine meydan okuyan bu içeriği kişinin rüya görmekte olduğu gerçeğine aymasını sağlamaktadır. Dolayısıyla kendinize rüyanızda uçacağınızı telkin ederek başlayın. Bunu başardığınız takdirde lüsid rüyalar kendiliğinden tezahüre başlayabilirler.
2. Korkulu rüyalar ya da kâbus meydana getirin.
Hemen herkes bir karabasanın içindeyken bunun bir rüya olduğu gerçeğine uyanmayı deneyimlemiştir. Rüyalardaki aşırı gerilim unsuruna karşı harekete geçen psikolojik savunma mekanizması esaslı bir avantaja dönüştürülebilir. Kendinize karabasan görme ya da gerilimi fazla bir düş serüveninin ortasında bulma talimatı verin ve bakın bakalım bunun rüya olduğuna ayılabiliyor musunuz? Kendinize, rüyanız dayanamayacağınız boyutlarda sıkıntı verip de bunun yalnızca bir rüya olduğunu fark ettiğiniz zaman uyanacağınızı telkin edin. Bu hedefi yakaladığınız zaman bu fark edişin ertesinde uyanacağınız telkinine son verin.
Yalnızca rüya ortamınızın değişmesini isteyin ya da sizi tehdit eden her neyse veya her kimse çekip gitmesini söyleyin! Genelde gidecektir. Bazı kültürlerde bu çocuklara dahi öğretilmekte, yatmadan önce rüyaların gerçek olmadığını ve düşlerindeki düşmanlarla barış yapabileceklerini kendilerine hatırlatarak tam anlattığımız bu usulle korkulu rüyalarını denetleyebilmeleri sağlanmaktadır. (Malayalı Senoi'lerde olduğu gibi)
3. Rüyalarınızda, olmaması gereken ya da uygunsuzluk gösteren şeylere dikkat edin.
Bu belki de lüsid rüya görmeyi öğrenmenin ve denetlemenin en geçerli metodudur. Uyumadan önce kendinize analizci düşüncenin rüyalarınızda da mümkün olduğunu önerin. Rüyada uygunsuzluk sergileyen herhangi bir şeyin sizi deneyimlediklerinizin gerçek dünyaya ait olmadığına dair uyandıracağını söyleyin.
Bilinmeyen bir nedenden ötürü çoğu kişilerin ilk lüsid rüyaları kendiliğinden oluşan bir idrak kıvılcımıyla başlar. Rogo, yaşadığı deneyimi şöyle anlatıyor:
"Benim kendi lüsid rüyalarımdan biri erken kalktığım bir sabah şuurlu rüyalarla ilgili bir kitaptan birkaç sayfa okuyup sonra tekrar biraz daha uyuduğumda gerçekleşmişti. Rüyamda genç bir kızla bir bilardo salonundaydım. Birlikte oradan ayrıldık ve başımı çevirdiğim zaman kızın bir anda gözden silindiğini gördüm.
Bu benim afallamama neden olmuştu ve tekrar salona girip içeri baktığımda orasının tamamen farklı bir dekorasyonda olduğunu gördüm. Bu uygunsuzluktan anladım ki, rüya görüyordum. Fakat uyanmadım ve kendime rüya ortamındaki denemelerimi sürdürmek doğrultusunda rüyaya devam edeceğimi söyledim. Ve sonrasında çerçevesini genişletmiş bir perspektiften bakabilmek için bilincim yerinde olarak çaba sarf ettiğim ve etrafta uçuşarak dolaştığım harika anlar geçirdim. Sonunda da kendime uyanmamı söyleyerek kalktım."
Rüyalardaki bu tür uygunsuzlukları yakalamak için sürekli kendinize telkinde bulunmak mesafe alabilmek için yapabileceğiniz en iyi şeydir. Fakat tabiî ki sonuç almak bir zaman ve deneme meselesidir.
4. Kendinize rüyaların gerçek olmadığını telkin edin.
Rüya görmekte olan kişi için o düş dünyası o sırada bütünüyle gerçektir. Korkulu bir rüyadan ter içinde kalkmayan ya da bir saçmalığa gülerek uyanmayan bir kimse var mıdır? Kendimize telkin sayesinde bunu değiştirebiliriz. Şuurlu rüya görmede çok başarılı olan İngiliz ev hanımı Mary Arnold-Foster bu yeteneğinin nasıl geliştiğini Studies in Dreaming (Rüya Çalışmaları) adlı kitabında anlatır. Gün boyunca kendisine rüyaların gerçek olmadığını anımsatarak başlamıştı. Bu onun şuurdışı zihnine bir önerme vazifesi görmüş ve yavaş yavaş rüya gördüğünü hatırlamaya başlamıştı. Bunun sonucu da lüsid rüyalar olmuştur. Genelde rüyada olduğunu anlar anlamaz uyanıyordu, fakat zaman içinde heyecana kapılmayıp rüya teşhisinden sonra da onun sürmesine izin vermeyi öğrendi.
5. Uyku başlangıcına kadar farkındalığınızı koruyun ve rüyalarınızı şuurlu bir farkındalıkla izleyeceğinizi telkin edin.
Normal bir rüyanın şuurlu bir rüyaya dönüşmesinden farklı olarak, ayık durumdayken şuurlu bir lüsid rüyanın kasıtlı olarak meydana getirilmesi muhtemelen en zor tekniktir.
İlk olarak P. D. Ouspensky'nin A New Model of the Universe (Yeni Bir Evren Modeli) adlı klâsiğinde tanımlanmıştır. Ouspensky uykunun gerçek anlamda devreye girdiği ana kadar farkındalığını korumak doğrultusunda sürekli pratik yapıyordu. Yavaş yavaş şuurluluğunu korumayı sürdürebileceğini, bunun uykuya daldıktan sonra dahi mümkün olduğunu öğrendi ki, bu şekilde rüyalarını onların rüya olduğunun tamamen bilincinde olarak gözleyebilmiştir. Onun lüsid rüyalar meydana getirme metodu hipnagojik durumu gözlemlemek, durumu sürdürmek ve uykuya bilinçli olarak girmek üzere kendini yöneltmekti.
Bu süreç sırasında belli bir düşünce ya da konuyu kararlı bir biçimde zihninde tutuyor ve akabinde bunun, göreceği rüyada ortaya çıkmasını istiyordu.
Yalnız Ouspensky'nin açıklamalarını okuduğunuz zaman, onun şuurlu rüyalarının gerçek lüsid rüyalar mı yoksa uyku öncesi imgelemenin birbiri ardına gelen komplike ürünleri mi olduğu açık değildir. Uykudan hemen önceki uyuşukluk durumu ile uykunun ilk evreleri arasında psikofizyolojik anlamda kesin bir ayırım olmadığı için bu belki de öncelikli bir önem taşımamaktadır -özellikle de kısaca göreceğimiz gibi hipnagojik durumun BDD meydana getirilmesi için ideal olması nedeniyle.
Önce de işaret ettiğimiz gibi lüsid rüyaların meydana getirilmesi BDD'nin kendiliğinden ortaya çıkışma yol açabilmektedir. Ancak lüsid rüyadan istemli olarak bir BDD meydana getirmek istediğiniz takdirde, en yaygın olarak kullanılan şu üç metodu izleyebilirsiniz:
Bir lüsid rüya elde ettiğiniz zaman, kendinize beden sınırlarınıza geri dönme talimatı verin, fakat uyanmamanız gerektiğini de hatırlayın. Bu noktada genellikle kendinizi bedeninize geri dönmüş bulursunuz. Bu sırada ya felç hâlindesinizdir ya da hayretle gözlerinizin kapalı olduğunun bilincinde olduğunuz hâlde odanızı oldukça iyi görebildiğinizi görürsünüz. Bu, gerçekte hâlâ uykuda olmanıza rağmen uyanık olduğunuzu düşünüyor olmanızdan kaynaklanır. Şimdi tek yapacağınız kendinize bedeninizin dışına süzülerek ondan ayrılmak komutunu vermenizdir. Bu komutu genelde BDD izler.
Bir bakıma farklı bir metot, öteden beri projeksiyon yapan Güney Afrikalı matematikçi J. H. M. Whiteman tarafından önerilmiştir. Otobiyografisinde lüsid bir rüyanın bir zihin egzersiziyle nasıl bir BDD'ye dönüştürülebileceğini anlatır. Kendinizi rüya gördüğünüzün şuurunda olduğunuz bir rüyanın içinde bulduğunuz zaman zihninizi temizlemeye çalışın. Rüya ortamınızdaki işlemin önünü kesin ve salt düşünce sürecinize tanık olun. Rüya ortamınız çökecek ve kendinizi beden dışında bulabileceksiniz.
Üçüncü öneri uçma rüyalarının, zihnin fiziksel bedene olan bağımlılığının sürmesine rağmen rüya görenin (yani "astral" bedenin) bilincinde olmadan beden dışında olduğuna işaret ettiğine inanan Sylvan Muldoon'dan gelmiştir.
Muldoon uçma fiilini içeren lüsid bir rüyanın meydana getirilmesini tavsiye eder ya da rüyalarınızda uçmaya başlamalı ve sonra da bedeninizden ayrılmalısınız. Bu onun gece projeksiyonlarında kullandığı en gözde metoduydu.
Muldoon rüya görme, uyuma ve beden dışı yolculuk arasındaki ilişki üzerinde çok durmuştur. Hatta bir de Ouspensky'nin tarzına çok benzeyen, rüyaları ve yarı uyku durumunu denetleme becerisiyle projeksiyon meydana getirme yöntemi geliştirmiştir.
Yatağınıza girdikten sonra birkaç gece (birkaç hafta desek daha iyi olur) uykuya doğru kayma sürecinizi gözleme tâbi tutun, içinizden geçenleri dinlemeye konsantre olmaya çalışın. Hiçbir şey ve hiç kimseyi düşünmeyin, yalnızca kendinizi dinleyin. Şuurunuz giderek bulanıklaşmaya başlayacaktır, fakat siz bu arada kendinizi yakından izlemeye çalışın. Ayık olduğunuzu anımsamaya gayret edin, fakat uykuya gidişinizi de egellemeyin. Bunun önemini bunu denediğiniz zaman ve şu anda olduğundan çok daha iyi kavrayacaksınız.
Şuurluluğunuzu sürdürmeyi öğrendikten sonra iyice uyku bastırana dek gevşeme durumda kaim; bundan sonra bir adım daha atmalı ve zihninizde tutacağınız uygun bir düş kurarak uykuya zihninizdeki o düşle beraber geçmelisiniz.
Şuna dikkat edin: Düşünüzü, içinde aktif olarak faaliyette bulunacağınız ve dahası fantomunuzu gönderdiğiniz zaman onun yapacağı hamlelere karşılık gelecek hareketleri içerir biçimde korumanız zorunludur.
Hangi hareket tarzından hoşlanırsınız? Yüzme? Uçakla yolculuk? Balonla uçmak? Yoksa dönme dolaba binmek mi? Asansöre ne dersiniz? Önemli olan rüyanızdaki hareketin "hoşunuza giden" bir şey olmasıdır. Eğer sevmediğiniz türde bir aktivite seçerseniz bu içselleşerek hoşnutsuzluğa yol açacaktır.
Dolayısıyla sizde hoşlanma duygusu yaratacak bir hareket tipi seçin ve tamamen bilinçli olarak projeksiyon yaptığınız zaman bu sayede fantomunuzun gerçek anlamda havada dolaşmasının yarattığı his de hoşunuza gidecektir. Bunda tam başarı elde edebilmek, yani rüyanızdaki aksiyonu ondan keyifli bir his alacak şekilde ayarlamak için uzunca bir yol yürümeniz gerekecektir.
Şimdi, diyelim ki asansöre binmekten hoşlanırsınız. Uykuya doğru kayarken bilincinizi korumayı da öğrendiniz. Sırtüstü yatın. Olayı içinizde düşünün. Şimdi bir asansörün tabanında sırtüstü yatıyorsunuz.
Orada sükûnet içinde yatıp öyle uykuya daim ve asansör de tam siz uykuya daldığınız anda yukarı doğru çıkmaya başlayacaktır. Ve siz orada uzanmış yatarken bu çıkış duygusundan tat alacaksınız. Şimdi asansör büyük bir binanın en üst katma çıkmaya hazırlanıyor ve hafifçe sarsılıyor. Yavaşça, sessizce yukarı doğru çıkmaya başlıyor, giderek daha yukarı ve daha yukarı. Ve siz bu histen son derece hoşnutsunuz. Şimdi artık en üst kata yaklaştınız. Durdu. Ayağa kalkıyorsunuz, asansörden çıkıyorsunuz ve en üst katta dolaşmaya başlıyorsunuz. Dolaşırken çevrenize bakmıyorsunuz ve her şeyi gözlemliyorsunuz. Şimdi tekrar asansöre biniyor ve aynı şekilde tabana sırtüstü uzanıyorsunuz. Yavaş yavaş aşağı doğru iniyorsunuz, iniyorsunuz ve şu anda zemin kata varmış olan asansörün tabanında yerde yatmaktasınız.
Tekrar tekrar ve hep aynı rüyayı kullanmanız çok önemlidir, çünki her seferinde farklı bir rüyayı denemenizden şuuraltınız yeterince etkilenmeyecektir. Bu etkilenmeyi sağlamak için uyumadan önce her gece daima aynı rüyayı yinelemelisiniz.
Rüyanızı zihninizde en canlı şekilde oluşturun ve şuurunuz giderek bulanıklaşmaya başladığı sırada da o aklınızda olsun; "bilmemeklik" anı hızla yaklaşırken siz de asansörün içine süzülün; ve asansör yukarı çıkarken astral bedeniniz (tavana doğru) yatay bir çıkış yapacaktır; siz rüyanızda asansörün en üst kata vardığı zaman ayağa kalktığınızı görürken astral bedeniniz de fizik bedeninizin kabuğu gibi diklemesine harekete geçecektir. Siz asansörden dışarı çıktığınızı görürken o da dışarı çıkacaktır. Aynı şekilde geri dönüşte de siz rüyanızda asansöre binerken astral bedeniniz fiziksel kabuğunun tam üstüne gelecektir; siz tabana uzanırken astraliniz de yatay bir pozisyon alacaktır; asansör aşağı doğru inerken astraliniz de kendim aşağı, fizik bedeninize doğru alçaltacaktır.
Projeksiyon öncesi rüyalarınızı meydana getirmeyi ve kontrol etmeyi öğrendikten sonra, bunları gerçek anlamda bedenden ayrılmak için kullanmaya hazırsınız demektir.
Bu noktaya kadar, rüyanızın şuurlu olup olmaması o kadar önemli değilmiş gibi görünmektedir. Fakat tam ayrılışı gerçekleştirmek için asansörü terk ettikten sonra kendinizi rüyadan uyandırmayı hatırlamanız gerekir. Bundan dolayı, rüya içerisinde belli noktada şuurluluğun sağlanması gerekmektedir. Bu, otomatik olarak BDD hâlini meydana getirecektir. Bunu başardığınızda kendinizi bedeninizin üzerinde dolaşırken bulabilirsiniz.
Muldoon'un doğrudan belirtmemesine rağmen, becerinizin iyice ilerlediği son aşamada rüyanızı bütünüyle şuurlu bir rüya hâline getirmeye gayret etmeniz rüyada en aktif bir biçimde eylem yapabilmeniz için elzemdir. Bu size uygun zamanda BDD'ye geçme fırsatını yaratacaktır. Tekniğin tümüyle etkinliği vizüalizasyonla ikiye katlanmış bir kendi kendine telkin yöntemi olduğu görülmektedir.
Tüm bu tekniklerde ustalaşmak zor gibi gelebilir, fakat öyle değildir. Tek gereken bunların nihayetinde sonuç üreteceği inancı eşliğinde pratik yapmanızdır. Biyofidbek eğitimiyle benzerlik göstermektedir. Psikologlar, bir zamanlar otonom (özerk) olduğu düşünülen -beyin dalgaları, kalbin atış hızı (nabız), elektriksel deri direnci ve beden ısısı gibi- fizyolojik işlevler üzerinde hepimizin belli ölçüde kontrol sağlayabileceğimizi öğrenmişlerdir. Çoğu birey biyofidbek verilerine dayanarak bu işlevlerini kontrol altına almayı öğrenebilmektedirler.
Örneğin beyin dalgaları üzerinde kontrol kazanabilmek için yaygın olarak kullanılan bir fidbek metodunda denek, zil sistemiyle birleştirilmiş bir EEG'ye bağlanır. Denek bir süre için belli bir beyin dalgası, örneğin bir dizi alfa dalgası ürettiği zaman zil çalmaya başlar. Bu bilgi bildirimi deneğin deneme yanılma metodunu izleyerek bir süre sonra arzu edilen beyin dalga ritmini üretmesini mümkün kılmaktadır.
Süje genelde aktif bir yaklaşımla, yani yoğun isteme ya da dalgaların oluşumuna yardımcı olacak belli zihinsel resimler yaratmak gibi özel stratejileri deneyerek başlar, zaman geçtikçe ise pasif bir yaklaşımın hepsinden iyi olduğunu görür. Biyofidbek kontrolünün en başarılı biçimi oturup arkanıza yaslanmak, gevşemek ve pasif bir tarzda uygun beden değişikliklerinin gerçekleşmesini istemek şeklinde uygulanmaktadır. "Pasif irade gücü" denilen bu strateji hangi biyofidbek görevini üstlenmiş olursa olsun, çoğu bireyde iş görmektedir.
Daha kısa yoldan söylemek gerekirse, görünen odur ki zihin/beden fonksiyonlarınızın farkında olmayı öğrenmeniz, size otomatikman onları bir ölçüde denetlemeyi getirmektedir.
Bu, yukarıda sunulan tüm diğer egzersizler için de geçerlidir. Yalnızca müşahede ederek ve kendinize uygun talimatları vererek otomatikman rüyalarınızı bir ölçüde kontrol yeteneğini geliştirirsiniz. İşin geri kalan kısmını şuurdışı zihniniz üstlenecektir. Çoğumuzun rüyalarımız üzerinde hiçbir şekilde denetim sahibi olmamamızın nedeni, pek az kişi haricinde onlara gereken dikkati vermememizdir. Dr. Garfield'in kapsamlı incelemelerine dayanarak işaret ettiği gibi, rüya kontrolünü öğrenmede en kritik anahtar öğe gece kurgulamalarımızda doğru yaklaşımı geliştirmektir. Gerisi kendi gelecektir.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :))
----------Alıntıdır----------
Lüsid rüya meydana getirmeyi öğrenmeden önce, genel olarak rüyalarınızı gözlemlemeyi ve kontrol etmeyi öğrenmelisiniz. Bunun anahtarı basitçe, sistematik gözlemle etkisi ikiye katlanmış kendi kendine telkindir. Rüya kontrolünü irdeleyen harika bir çalışma, kendisi de lüsid rüyalar gören San Fransisco'lu psikolog Patricia Garfield'den gelmiştir; daha ayrıntılı açıklamalar ve öneriler için onun Creative Dreaming (Yaratıcı Rüya Görme) adlı eserine başvurabilirsiniz. Biz buraya eserdeki temel teknikleri almakla yetineceğiz.
Dr. Garfield'in metodik rüya kontrolünü öğrenmek için önerdiği belli aşamalar şöyledir:
Rüyalarınıza karşı tavrınızı saptayarak işe başlayın. İster şahsî gözlem isterse akademik bir araştırma sonucunda olsun, fakat mutlaka rüyalarınızın önemli olduğu, bazı şeyler söyledikleri ve onların öğretici olduklarına kanaat getirmiş olmalısınız. Eğer uyandığınızda gördüğünüz rüyayı hatırlıyorsanız, ona aldırmazlık etmeyin. Onu analiz etmeye, sorgulamaya ve sizin için ne gibi mesajlar taşıdığını bulmaya çalışın. Rüyalarınızın önemini bir kez fark ettiğinizde, onların tesirlerini deneyimlemeye başlayabilirsiniz. Rüyalarınızı dikkate alırsanız, size karşılık vereceklerdir.
Temel teknik, uyumadan önce belli bir kişi veya konuyla ilgili bir rüya göreceğinizi kendinize telkin etmektir. Garfield görme niyetinde olduğunuz rüyayı bir cümleyle ifade etmenizi, gevşemenizi, cümleyi tekrarlamanızı ve niyetinizin gerçekleştiğini hayal etmenizi özellikle önerir. "Bu gece arkadaşım
......... 'i rüyamda göreceğim." şeklinde bir ifade yeterlidir. Yani yatağa girdiğiniz zaman hemen uyumayın. Göreceğiniz rüyalar için biraz hazırlık yapın.
Bu psikolojik egzersizi uygularken rüyalarınızı hatırlama konusunda da gelişme kaydettiğinizi göreceksiniz. Rüya içeriğiniz üzerinde bir miktar kontrol kazanmaya başladıkça, hatırlamanız da daha yoğunlaşacak ve sıklaşacaktır. Ayrıca uyandığınız anda rüyalarınızı yazmanın da çok yararı dokunabilir. En iyi şekil sabah uyanır uyanmaz hemen kalkmayıp ne gördüğünüzü hatırlamaya çalışmanızdır. Eğer hatırlayamıyorsanız, pozisyonunuzu değiştirin. Her nedense bu hareket çoğu zaman rüyanızla ilgili bazı çağrışımlara yol açacaktır. Rüyanızı hatırlar hatırlamaz yazın veya bir banda kaydedin. Bu şekilde onlara toplu hâlde bakabilir ve kontrol konusunda ne kadar mesafe aldığınızı görebilirsiniz. Bazen de gün ortasında bir gece önceki rüyanızı hatırlatan bir şey görmeniz ya da işitmenizle, rüyanızın anılarının kendiliğinden aklınıza geldiğini bulgulayabilirsiniz.
Rüyalarınızda bir ölçüde kontrol sağlayabildiğinizi gördükten sonra lüsid rüyalar meydana getirmeye başlayabilirsiniz. Bu birçok şekillerde yapılabilir. En az karmaşık olanı, kendi kendinize telkin, yani kendinize öyle olacağını söylemeniz ya da talimat vermeniz yoluyladır. Bu arada, en iyi lüsid rüyaların iyi bir uykunun ertesinden, sabahın ilk saatlerinde oluşma eğiliminde olduklarını bilmeniz iyi olur. Sabah ilk uyandığınızda hemen kalkmayıp biraz daha uyumaya niyetlendiğiniz zamanlar idealdir. Bu fenomen muhtemelen normal uyku psikolojisinin bir ürünüdür, çünki çoğu insanın ilk rüya periyodu uykuya daldıktan 70-90 dakika sonra başlar.
Ve genellikle bir REM (rüya göstergesi olan hızlı göz hareketleri) durumunun ortasındayken uyanırız, dolayısıyla uyanıp yeniden uykuya dalmak bizi aynı duruma, yani rüya evresine iade eder. Gece uykuya dalmadan önceki zaman dilimine kıyasla daha elverişli olan bu kritik zamanı kullanmanız, lüsid rüyalar doğrultusundaki telkinlerinizin etkinliğine katkıda bulunacaktır.
Scott Rogo'ya göre, Lüsid rüya meydana getirmenin başlıca teknikleri şunlardır:
1. Uçma rüyaları meydana getirin.
Bir nedenden ötürü lüsid rüya görenler, evrensel bir özellik olarak, normal rüya görenlere oranla rüyalarında daha çok uçtuklarını görürler. Şuurlu rüyalarının sayısı fazla bireyler sık olarak uçma rüyalarının bir anlamda teşrifatçı görevi yaptıklarını ya da rüyadaki şuurluluğun en iyi bir uçma rüyasında elde edildiğini keşfetmişlerdir. Belki de rüyanın yer çekimine meydan okuyan bu içeriği kişinin rüya görmekte olduğu gerçeğine aymasını sağlamaktadır. Dolayısıyla kendinize rüyanızda uçacağınızı telkin ederek başlayın. Bunu başardığınız takdirde lüsid rüyalar kendiliğinden tezahüre başlayabilirler.
2. Korkulu rüyalar ya da kâbus meydana getirin.
Hemen herkes bir karabasanın içindeyken bunun bir rüya olduğu gerçeğine uyanmayı deneyimlemiştir. Rüyalardaki aşırı gerilim unsuruna karşı harekete geçen psikolojik savunma mekanizması esaslı bir avantaja dönüştürülebilir. Kendinize karabasan görme ya da gerilimi fazla bir düş serüveninin ortasında bulma talimatı verin ve bakın bakalım bunun rüya olduğuna ayılabiliyor musunuz? Kendinize, rüyanız dayanamayacağınız boyutlarda sıkıntı verip de bunun yalnızca bir rüya olduğunu fark ettiğiniz zaman uyanacağınızı telkin edin. Bu hedefi yakaladığınız zaman bu fark edişin ertesinde uyanacağınız telkinine son verin.
Yalnızca rüya ortamınızın değişmesini isteyin ya da sizi tehdit eden her neyse veya her kimse çekip gitmesini söyleyin! Genelde gidecektir. Bazı kültürlerde bu çocuklara dahi öğretilmekte, yatmadan önce rüyaların gerçek olmadığını ve düşlerindeki düşmanlarla barış yapabileceklerini kendilerine hatırlatarak tam anlattığımız bu usulle korkulu rüyalarını denetleyebilmeleri sağlanmaktadır. (Malayalı Senoi'lerde olduğu gibi)
3. Rüyalarınızda, olmaması gereken ya da uygunsuzluk gösteren şeylere dikkat edin.
Bu belki de lüsid rüya görmeyi öğrenmenin ve denetlemenin en geçerli metodudur. Uyumadan önce kendinize analizci düşüncenin rüyalarınızda da mümkün olduğunu önerin. Rüyada uygunsuzluk sergileyen herhangi bir şeyin sizi deneyimlediklerinizin gerçek dünyaya ait olmadığına dair uyandıracağını söyleyin.
Bilinmeyen bir nedenden ötürü çoğu kişilerin ilk lüsid rüyaları kendiliğinden oluşan bir idrak kıvılcımıyla başlar. Rogo, yaşadığı deneyimi şöyle anlatıyor:
"Benim kendi lüsid rüyalarımdan biri erken kalktığım bir sabah şuurlu rüyalarla ilgili bir kitaptan birkaç sayfa okuyup sonra tekrar biraz daha uyuduğumda gerçekleşmişti. Rüyamda genç bir kızla bir bilardo salonundaydım. Birlikte oradan ayrıldık ve başımı çevirdiğim zaman kızın bir anda gözden silindiğini gördüm.
Bu benim afallamama neden olmuştu ve tekrar salona girip içeri baktığımda orasının tamamen farklı bir dekorasyonda olduğunu gördüm. Bu uygunsuzluktan anladım ki, rüya görüyordum. Fakat uyanmadım ve kendime rüya ortamındaki denemelerimi sürdürmek doğrultusunda rüyaya devam edeceğimi söyledim. Ve sonrasında çerçevesini genişletmiş bir perspektiften bakabilmek için bilincim yerinde olarak çaba sarf ettiğim ve etrafta uçuşarak dolaştığım harika anlar geçirdim. Sonunda da kendime uyanmamı söyleyerek kalktım."
Rüyalardaki bu tür uygunsuzlukları yakalamak için sürekli kendinize telkinde bulunmak mesafe alabilmek için yapabileceğiniz en iyi şeydir. Fakat tabiî ki sonuç almak bir zaman ve deneme meselesidir.
4. Kendinize rüyaların gerçek olmadığını telkin edin.
Rüya görmekte olan kişi için o düş dünyası o sırada bütünüyle gerçektir. Korkulu bir rüyadan ter içinde kalkmayan ya da bir saçmalığa gülerek uyanmayan bir kimse var mıdır? Kendimize telkin sayesinde bunu değiştirebiliriz. Şuurlu rüya görmede çok başarılı olan İngiliz ev hanımı Mary Arnold-Foster bu yeteneğinin nasıl geliştiğini Studies in Dreaming (Rüya Çalışmaları) adlı kitabında anlatır. Gün boyunca kendisine rüyaların gerçek olmadığını anımsatarak başlamıştı. Bu onun şuurdışı zihnine bir önerme vazifesi görmüş ve yavaş yavaş rüya gördüğünü hatırlamaya başlamıştı. Bunun sonucu da lüsid rüyalar olmuştur. Genelde rüyada olduğunu anlar anlamaz uyanıyordu, fakat zaman içinde heyecana kapılmayıp rüya teşhisinden sonra da onun sürmesine izin vermeyi öğrendi.
5. Uyku başlangıcına kadar farkındalığınızı koruyun ve rüyalarınızı şuurlu bir farkındalıkla izleyeceğinizi telkin edin.
Normal bir rüyanın şuurlu bir rüyaya dönüşmesinden farklı olarak, ayık durumdayken şuurlu bir lüsid rüyanın kasıtlı olarak meydana getirilmesi muhtemelen en zor tekniktir.
İlk olarak P. D. Ouspensky'nin A New Model of the Universe (Yeni Bir Evren Modeli) adlı klâsiğinde tanımlanmıştır. Ouspensky uykunun gerçek anlamda devreye girdiği ana kadar farkındalığını korumak doğrultusunda sürekli pratik yapıyordu. Yavaş yavaş şuurluluğunu korumayı sürdürebileceğini, bunun uykuya daldıktan sonra dahi mümkün olduğunu öğrendi ki, bu şekilde rüyalarını onların rüya olduğunun tamamen bilincinde olarak gözleyebilmiştir. Onun lüsid rüyalar meydana getirme metodu hipnagojik durumu gözlemlemek, durumu sürdürmek ve uykuya bilinçli olarak girmek üzere kendini yöneltmekti.
Bu süreç sırasında belli bir düşünce ya da konuyu kararlı bir biçimde zihninde tutuyor ve akabinde bunun, göreceği rüyada ortaya çıkmasını istiyordu.
Yalnız Ouspensky'nin açıklamalarını okuduğunuz zaman, onun şuurlu rüyalarının gerçek lüsid rüyalar mı yoksa uyku öncesi imgelemenin birbiri ardına gelen komplike ürünleri mi olduğu açık değildir. Uykudan hemen önceki uyuşukluk durumu ile uykunun ilk evreleri arasında psikofizyolojik anlamda kesin bir ayırım olmadığı için bu belki de öncelikli bir önem taşımamaktadır -özellikle de kısaca göreceğimiz gibi hipnagojik durumun BDD meydana getirilmesi için ideal olması nedeniyle.
Önce de işaret ettiğimiz gibi lüsid rüyaların meydana getirilmesi BDD'nin kendiliğinden ortaya çıkışma yol açabilmektedir. Ancak lüsid rüyadan istemli olarak bir BDD meydana getirmek istediğiniz takdirde, en yaygın olarak kullanılan şu üç metodu izleyebilirsiniz:
Bir lüsid rüya elde ettiğiniz zaman, kendinize beden sınırlarınıza geri dönme talimatı verin, fakat uyanmamanız gerektiğini de hatırlayın. Bu noktada genellikle kendinizi bedeninize geri dönmüş bulursunuz. Bu sırada ya felç hâlindesinizdir ya da hayretle gözlerinizin kapalı olduğunun bilincinde olduğunuz hâlde odanızı oldukça iyi görebildiğinizi görürsünüz. Bu, gerçekte hâlâ uykuda olmanıza rağmen uyanık olduğunuzu düşünüyor olmanızdan kaynaklanır. Şimdi tek yapacağınız kendinize bedeninizin dışına süzülerek ondan ayrılmak komutunu vermenizdir. Bu komutu genelde BDD izler.
Bir bakıma farklı bir metot, öteden beri projeksiyon yapan Güney Afrikalı matematikçi J. H. M. Whiteman tarafından önerilmiştir. Otobiyografisinde lüsid bir rüyanın bir zihin egzersiziyle nasıl bir BDD'ye dönüştürülebileceğini anlatır. Kendinizi rüya gördüğünüzün şuurunda olduğunuz bir rüyanın içinde bulduğunuz zaman zihninizi temizlemeye çalışın. Rüya ortamınızdaki işlemin önünü kesin ve salt düşünce sürecinize tanık olun. Rüya ortamınız çökecek ve kendinizi beden dışında bulabileceksiniz.
Üçüncü öneri uçma rüyalarının, zihnin fiziksel bedene olan bağımlılığının sürmesine rağmen rüya görenin (yani "astral" bedenin) bilincinde olmadan beden dışında olduğuna işaret ettiğine inanan Sylvan Muldoon'dan gelmiştir.
Muldoon uçma fiilini içeren lüsid bir rüyanın meydana getirilmesini tavsiye eder ya da rüyalarınızda uçmaya başlamalı ve sonra da bedeninizden ayrılmalısınız. Bu onun gece projeksiyonlarında kullandığı en gözde metoduydu.
Muldoon rüya görme, uyuma ve beden dışı yolculuk arasındaki ilişki üzerinde çok durmuştur. Hatta bir de Ouspensky'nin tarzına çok benzeyen, rüyaları ve yarı uyku durumunu denetleme becerisiyle projeksiyon meydana getirme yöntemi geliştirmiştir.
Yatağınıza girdikten sonra birkaç gece (birkaç hafta desek daha iyi olur) uykuya doğru kayma sürecinizi gözleme tâbi tutun, içinizden geçenleri dinlemeye konsantre olmaya çalışın. Hiçbir şey ve hiç kimseyi düşünmeyin, yalnızca kendinizi dinleyin. Şuurunuz giderek bulanıklaşmaya başlayacaktır, fakat siz bu arada kendinizi yakından izlemeye çalışın. Ayık olduğunuzu anımsamaya gayret edin, fakat uykuya gidişinizi de egellemeyin. Bunun önemini bunu denediğiniz zaman ve şu anda olduğundan çok daha iyi kavrayacaksınız.
Şuurluluğunuzu sürdürmeyi öğrendikten sonra iyice uyku bastırana dek gevşeme durumda kaim; bundan sonra bir adım daha atmalı ve zihninizde tutacağınız uygun bir düş kurarak uykuya zihninizdeki o düşle beraber geçmelisiniz.
Şuna dikkat edin: Düşünüzü, içinde aktif olarak faaliyette bulunacağınız ve dahası fantomunuzu gönderdiğiniz zaman onun yapacağı hamlelere karşılık gelecek hareketleri içerir biçimde korumanız zorunludur.
Hangi hareket tarzından hoşlanırsınız? Yüzme? Uçakla yolculuk? Balonla uçmak? Yoksa dönme dolaba binmek mi? Asansöre ne dersiniz? Önemli olan rüyanızdaki hareketin "hoşunuza giden" bir şey olmasıdır. Eğer sevmediğiniz türde bir aktivite seçerseniz bu içselleşerek hoşnutsuzluğa yol açacaktır.
Dolayısıyla sizde hoşlanma duygusu yaratacak bir hareket tipi seçin ve tamamen bilinçli olarak projeksiyon yaptığınız zaman bu sayede fantomunuzun gerçek anlamda havada dolaşmasının yarattığı his de hoşunuza gidecektir. Bunda tam başarı elde edebilmek, yani rüyanızdaki aksiyonu ondan keyifli bir his alacak şekilde ayarlamak için uzunca bir yol yürümeniz gerekecektir.
Şimdi, diyelim ki asansöre binmekten hoşlanırsınız. Uykuya doğru kayarken bilincinizi korumayı da öğrendiniz. Sırtüstü yatın. Olayı içinizde düşünün. Şimdi bir asansörün tabanında sırtüstü yatıyorsunuz.
Orada sükûnet içinde yatıp öyle uykuya daim ve asansör de tam siz uykuya daldığınız anda yukarı doğru çıkmaya başlayacaktır. Ve siz orada uzanmış yatarken bu çıkış duygusundan tat alacaksınız. Şimdi asansör büyük bir binanın en üst katma çıkmaya hazırlanıyor ve hafifçe sarsılıyor. Yavaşça, sessizce yukarı doğru çıkmaya başlıyor, giderek daha yukarı ve daha yukarı. Ve siz bu histen son derece hoşnutsunuz. Şimdi artık en üst kata yaklaştınız. Durdu. Ayağa kalkıyorsunuz, asansörden çıkıyorsunuz ve en üst katta dolaşmaya başlıyorsunuz. Dolaşırken çevrenize bakmıyorsunuz ve her şeyi gözlemliyorsunuz. Şimdi tekrar asansöre biniyor ve aynı şekilde tabana sırtüstü uzanıyorsunuz. Yavaş yavaş aşağı doğru iniyorsunuz, iniyorsunuz ve şu anda zemin kata varmış olan asansörün tabanında yerde yatmaktasınız.
Tekrar tekrar ve hep aynı rüyayı kullanmanız çok önemlidir, çünki her seferinde farklı bir rüyayı denemenizden şuuraltınız yeterince etkilenmeyecektir. Bu etkilenmeyi sağlamak için uyumadan önce her gece daima aynı rüyayı yinelemelisiniz.
Rüyanızı zihninizde en canlı şekilde oluşturun ve şuurunuz giderek bulanıklaşmaya başladığı sırada da o aklınızda olsun; "bilmemeklik" anı hızla yaklaşırken siz de asansörün içine süzülün; ve asansör yukarı çıkarken astral bedeniniz (tavana doğru) yatay bir çıkış yapacaktır; siz rüyanızda asansörün en üst kata vardığı zaman ayağa kalktığınızı görürken astral bedeniniz de fizik bedeninizin kabuğu gibi diklemesine harekete geçecektir. Siz asansörden dışarı çıktığınızı görürken o da dışarı çıkacaktır. Aynı şekilde geri dönüşte de siz rüyanızda asansöre binerken astral bedeniniz fiziksel kabuğunun tam üstüne gelecektir; siz tabana uzanırken astraliniz de yatay bir pozisyon alacaktır; asansör aşağı doğru inerken astraliniz de kendim aşağı, fizik bedeninize doğru alçaltacaktır.
Projeksiyon öncesi rüyalarınızı meydana getirmeyi ve kontrol etmeyi öğrendikten sonra, bunları gerçek anlamda bedenden ayrılmak için kullanmaya hazırsınız demektir.
Bu noktaya kadar, rüyanızın şuurlu olup olmaması o kadar önemli değilmiş gibi görünmektedir. Fakat tam ayrılışı gerçekleştirmek için asansörü terk ettikten sonra kendinizi rüyadan uyandırmayı hatırlamanız gerekir. Bundan dolayı, rüya içerisinde belli noktada şuurluluğun sağlanması gerekmektedir. Bu, otomatik olarak BDD hâlini meydana getirecektir. Bunu başardığınızda kendinizi bedeninizin üzerinde dolaşırken bulabilirsiniz.
Muldoon'un doğrudan belirtmemesine rağmen, becerinizin iyice ilerlediği son aşamada rüyanızı bütünüyle şuurlu bir rüya hâline getirmeye gayret etmeniz rüyada en aktif bir biçimde eylem yapabilmeniz için elzemdir. Bu size uygun zamanda BDD'ye geçme fırsatını yaratacaktır. Tekniğin tümüyle etkinliği vizüalizasyonla ikiye katlanmış bir kendi kendine telkin yöntemi olduğu görülmektedir.
Tüm bu tekniklerde ustalaşmak zor gibi gelebilir, fakat öyle değildir. Tek gereken bunların nihayetinde sonuç üreteceği inancı eşliğinde pratik yapmanızdır. Biyofidbek eğitimiyle benzerlik göstermektedir. Psikologlar, bir zamanlar otonom (özerk) olduğu düşünülen -beyin dalgaları, kalbin atış hızı (nabız), elektriksel deri direnci ve beden ısısı gibi- fizyolojik işlevler üzerinde hepimizin belli ölçüde kontrol sağlayabileceğimizi öğrenmişlerdir. Çoğu birey biyofidbek verilerine dayanarak bu işlevlerini kontrol altına almayı öğrenebilmektedirler.
Örneğin beyin dalgaları üzerinde kontrol kazanabilmek için yaygın olarak kullanılan bir fidbek metodunda denek, zil sistemiyle birleştirilmiş bir EEG'ye bağlanır. Denek bir süre için belli bir beyin dalgası, örneğin bir dizi alfa dalgası ürettiği zaman zil çalmaya başlar. Bu bilgi bildirimi deneğin deneme yanılma metodunu izleyerek bir süre sonra arzu edilen beyin dalga ritmini üretmesini mümkün kılmaktadır.
Süje genelde aktif bir yaklaşımla, yani yoğun isteme ya da dalgaların oluşumuna yardımcı olacak belli zihinsel resimler yaratmak gibi özel stratejileri deneyerek başlar, zaman geçtikçe ise pasif bir yaklaşımın hepsinden iyi olduğunu görür. Biyofidbek kontrolünün en başarılı biçimi oturup arkanıza yaslanmak, gevşemek ve pasif bir tarzda uygun beden değişikliklerinin gerçekleşmesini istemek şeklinde uygulanmaktadır. "Pasif irade gücü" denilen bu strateji hangi biyofidbek görevini üstlenmiş olursa olsun, çoğu bireyde iş görmektedir.
Daha kısa yoldan söylemek gerekirse, görünen odur ki zihin/beden fonksiyonlarınızın farkında olmayı öğrenmeniz, size otomatikman onları bir ölçüde denetlemeyi getirmektedir.
Bu, yukarıda sunulan tüm diğer egzersizler için de geçerlidir. Yalnızca müşahede ederek ve kendinize uygun talimatları vererek otomatikman rüyalarınızı bir ölçüde kontrol yeteneğini geliştirirsiniz. İşin geri kalan kısmını şuurdışı zihniniz üstlenecektir. Çoğumuzun rüyalarımız üzerinde hiçbir şekilde denetim sahibi olmamamızın nedeni, pek az kişi haricinde onlara gereken dikkati vermememizdir. Dr. Garfield'in kapsamlı incelemelerine dayanarak işaret ettiği gibi, rüya kontrolünü öğrenmede en kritik anahtar öğe gece kurgulamalarımızda doğru yaklaşımı geliştirmektir. Gerisi kendi gelecektir.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa yada yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :))
----------Alıntıdır----------
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
"yesil" arkadaşımızın gönderdiği konu
***Lucid Rüyada Kalma İle İlgili Teknikler ve Bilgiler***
Bu yararlı bilgi için "yesil" arkadaşımıza teşekkür ediyoruz...
***Lucid Rüyada Kalma İle İlgili Teknikler ve Bilgiler***
yesil yazdı:Televizyonda izlediğim bir program da Lucid rüyadan çıkma anında olduğumuz yerde ellerimizi iki yana açık dönersek rüyadan uyanma sürecini daha fazla uzatacağımız söyleniyordu. Diğer bir teknikte yerden bir obje alıp onu dikkatlice incelemekmiş.
Bu yararlı bilgi için "yesil" arkadaşımıza teşekkür ediyoruz...
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
***Beyaz Oda Tekniği***
Bu teknikte bana ait olmakla birlikte, ileri seviye bir tekniktir.
Uykunuzun olduğu veya uyumak istediğiniz bir zaman yatağa sırt üstü vaziyette uzanın. Uyku problemi olanlar için bu tekniğin içine birde nefes tekniği yerleştirdim. Böylece hem uyku probleminizi çözüceksiniz, hemde lucid rüya görebiliceksiniz. Yani 1 taşla 2 kuş vurmuş olucaksınız. Yatağa uzandıktan sonra kendinizi beyaz bir odanın içinde hayal edin ve odanın içinde kendi yatağınız ve duvarlardan başka hiçbirşey olmadığını hayal edin. Bunu yaparkende yavaş tempoda derin nefe alıp vermelisiniz. Ve her nefes aldığınızda 1, her nefes verdiğinizde de 2 sayın(içinizden sayın). Yani nefes al "1", nefes ver "2" şeklinde. Bunları yaparken sizden istediğim hayali odanızda ki yatağınızdan kalkmanız ve odanın içinde dolaşmanız. Ve odanın içindeki detayları mümkün olduğunca net görmeye çalışın. Zaten odanın renginin beyaz olması ve sadece yatağınızın olması detayların az olmasını ve daha rahat hayal etmenizi sağlamak için. Bunları yaparken derin nefes alıp-vermeniz ve 1-2 şeklinde saymanız sayesinde kolayca uykuya dalıcaksınız. Eğer yeterince iyi hayal edebildiyseniz rüyanızda da bu odanın içinde kalmaya devam edebilirsiniz ve rüyanızın geri kalanını kontrol edebilirsiniz. Uyku sorunu için yazdığım nefes ve sayma tekniği hipnotik bir uyku tekniğidir ve lucid rüya görmek istemediğiniz zamanlarda bile yapabilirsiniz. Bu sizin rahatlayıp, gevşemenize ve güzel bir uyku çekmenize yardımcı olur.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa veya yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :D
------------------"Beyaz Oda Tekniği" bana ait olup, başka bir yerde paylaşırken kaynak belirtmeniz ricam olur.-------------------
Bu teknikte bana ait olmakla birlikte, ileri seviye bir tekniktir.
Uykunuzun olduğu veya uyumak istediğiniz bir zaman yatağa sırt üstü vaziyette uzanın. Uyku problemi olanlar için bu tekniğin içine birde nefes tekniği yerleştirdim. Böylece hem uyku probleminizi çözüceksiniz, hemde lucid rüya görebiliceksiniz. Yani 1 taşla 2 kuş vurmuş olucaksınız. Yatağa uzandıktan sonra kendinizi beyaz bir odanın içinde hayal edin ve odanın içinde kendi yatağınız ve duvarlardan başka hiçbirşey olmadığını hayal edin. Bunu yaparkende yavaş tempoda derin nefe alıp vermelisiniz. Ve her nefes aldığınızda 1, her nefes verdiğinizde de 2 sayın(içinizden sayın). Yani nefes al "1", nefes ver "2" şeklinde. Bunları yaparken sizden istediğim hayali odanızda ki yatağınızdan kalkmanız ve odanın içinde dolaşmanız. Ve odanın içindeki detayları mümkün olduğunca net görmeye çalışın. Zaten odanın renginin beyaz olması ve sadece yatağınızın olması detayların az olmasını ve daha rahat hayal etmenizi sağlamak için. Bunları yaparken derin nefes alıp-vermeniz ve 1-2 şeklinde saymanız sayesinde kolayca uykuya dalıcaksınız. Eğer yeterince iyi hayal edebildiyseniz rüyanızda da bu odanın içinde kalmaya devam edebilirsiniz ve rüyanızın geri kalanını kontrol edebilirsiniz. Uyku sorunu için yazdığım nefes ve sayma tekniği hipnotik bir uyku tekniğidir ve lucid rüya görmek istemediğiniz zamanlarda bile yapabilirsiniz. Bu sizin rahatlayıp, gevşemenize ve güzel bir uyku çekmenize yardımcı olur.
Eğer bu bilgiler işinize yaradıysa veya yarayacağını düşünüyosanız, teşekkür et butonuna basmanız yeterli :D
------------------"Beyaz Oda Tekniği" bana ait olup, başka bir yerde paylaşırken kaynak belirtmeniz ricam olur.-------------------
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
HER İSTEYEN LD ÖĞRENEBİLİR Mİ?
Herkes basit tekniklerle rüyalarını kontrol etmeyi becerebiliryor. Yapmanız gerekenler kısaca şöyle:
*Lucid rüyalar görebileceğinize inanın. Beyin fonksiyonlarınız ve duyularınızı geliştirmek için bol bol gözlem yapın.
*Saate bakmadan saati tahmin etmeye çalışın.
*Matematik testleri çözerek sayısal zekanızı geliştirin.
LUCİD DREAMING TEKNİKLERİ:
1- GERÇEKLİK TESTİ (RT) TEKNİĞİ
Gerçeklik testi (Reality tests) denilen teknik şu şekilde işliyor. Kendinize sürekli "Şu an rüyada mıyım?" sorusunu sormakla işe başlayın. Bazen çevrenizdeki herşey aynı gibi görünebilir. Bu, en çok yanılgıya düşebileceğiniz durumlardan biridir. Kendinizi sürekli kontrol etmeye alıştırın. Mesela odanızın duvarlarının rengini değiştirmeye çalışın veya uçmayı deneyin.
2- HATIRLATICI TÜMEVARIM (MILD) TEKNİĞİ
Öncelikle rüyada olduğunuzun farkına varmanın esas amacınız olduğunu kabul edin. Kendinize sürekli "Birazdan rüya göreceğim, rüya gördüğümü hatırlayacağım" telkininde bulunun. Bunu inanarak söyleyin, söylerken konsantre olun. Alışılmadık şeyler gördüğünüzde sürekli şunu öne sürün: "Şu an rüya görüyor olmalıydım!" Uykuya dalana kadar da sürekli aklınızdan bunu geçirin.
3- UYUKLAMA (NILD) TEKNİĞİ
Bu teknik şu ana kadar kullanılanların içinde belkide en etkili olanı. Uyku bastırdığında hemen yatmayıp, bir saat kadar dayanmaya çalışın. Sonra 5-6 saat kadar uyuyun. Arada uykunuz bölündüğünde 1-2 saat kadar ayakta kalmaya çalışın ve sonra tekrar uykuya dalın. Hatırlatıcı Tümevarım Tekniği'nde olduğu gibi kendinize telkinde bulunmaya devam edebilirsiniz.
--------------------Alıntıdır---------------------
Düzenleme: ozzzyyy
Herkes basit tekniklerle rüyalarını kontrol etmeyi becerebiliryor. Yapmanız gerekenler kısaca şöyle:
*Lucid rüyalar görebileceğinize inanın. Beyin fonksiyonlarınız ve duyularınızı geliştirmek için bol bol gözlem yapın.
*Saate bakmadan saati tahmin etmeye çalışın.
*Matematik testleri çözerek sayısal zekanızı geliştirin.
LUCİD DREAMING TEKNİKLERİ:
1- GERÇEKLİK TESTİ (RT) TEKNİĞİ
Gerçeklik testi (Reality tests) denilen teknik şu şekilde işliyor. Kendinize sürekli "Şu an rüyada mıyım?" sorusunu sormakla işe başlayın. Bazen çevrenizdeki herşey aynı gibi görünebilir. Bu, en çok yanılgıya düşebileceğiniz durumlardan biridir. Kendinizi sürekli kontrol etmeye alıştırın. Mesela odanızın duvarlarının rengini değiştirmeye çalışın veya uçmayı deneyin.
2- HATIRLATICI TÜMEVARIM (MILD) TEKNİĞİ
Öncelikle rüyada olduğunuzun farkına varmanın esas amacınız olduğunu kabul edin. Kendinize sürekli "Birazdan rüya göreceğim, rüya gördüğümü hatırlayacağım" telkininde bulunun. Bunu inanarak söyleyin, söylerken konsantre olun. Alışılmadık şeyler gördüğünüzde sürekli şunu öne sürün: "Şu an rüya görüyor olmalıydım!" Uykuya dalana kadar da sürekli aklınızdan bunu geçirin.
3- UYUKLAMA (NILD) TEKNİĞİ
Bu teknik şu ana kadar kullanılanların içinde belkide en etkili olanı. Uyku bastırdığında hemen yatmayıp, bir saat kadar dayanmaya çalışın. Sonra 5-6 saat kadar uyuyun. Arada uykunuz bölündüğünde 1-2 saat kadar ayakta kalmaya çalışın ve sonra tekrar uykuya dalın. Hatırlatıcı Tümevarım Tekniği'nde olduğu gibi kendinize telkinde bulunmaya devam edebilirsiniz.
--------------------Alıntıdır---------------------
Düzenleme: ozzzyyy
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Lüsid Rüya(Vikipedi)
Lüsid rüya veya berrak rüya, kişinin rüya gördüğü sırada, rüya gördüğünün farkında olması haline ve rüya gördüğünün bilincinde olduğu bu tür rüyalara verilen addır. Terim ilk kez Oxford Psikofizik Enstitüsü’nden parapsikolog Celia Green tarafından kullanılmıştır.
Doğu’nun lüsid rüyaya önem veren bazı mistik ekollerinde üstat, öğrencisine gördüğü psikofizyolojik kaynaklı rüyayı yönlendirebilmesi için imajinasyonu denetleme tekniklerini öğretir. Bu teknikleri uygulayabilen öğrenci, rüyasında vahşi bir hayvan tarafından kovalanmaktaysa, rüyasında bilinçli hale geçer (lüsid rüya hali) ve imajinasyonunu denetlemesi sayesinde rüyanın kalan kısmında bu kez kendisi o vahşi hayvanı kovalayabilir.
--------------------Alıntıdır--------------------
Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/L%C3%BCsid_r%C3%BCya
Lüsid rüya veya berrak rüya, kişinin rüya gördüğü sırada, rüya gördüğünün farkında olması haline ve rüya gördüğünün bilincinde olduğu bu tür rüyalara verilen addır. Terim ilk kez Oxford Psikofizik Enstitüsü’nden parapsikolog Celia Green tarafından kullanılmıştır.
Doğu’nun lüsid rüyaya önem veren bazı mistik ekollerinde üstat, öğrencisine gördüğü psikofizyolojik kaynaklı rüyayı yönlendirebilmesi için imajinasyonu denetleme tekniklerini öğretir. Bu teknikleri uygulayabilen öğrenci, rüyasında vahşi bir hayvan tarafından kovalanmaktaysa, rüyasında bilinçli hale geçer (lüsid rüya hali) ve imajinasyonunu denetlemesi sayesinde rüyanın kalan kısmında bu kez kendisi o vahşi hayvanı kovalayabilir.
--------------------Alıntıdır--------------------
Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/L%C3%BCsid_r%C3%BCya
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Lucid Rüya görebilmek için bir çok teknik vardır ve bu teknikler kişiye özgü geliştirilir. Lucid Rüya görmenize yardımcı olucak taktiği gün içerisinde bol bol uygulamalısınız. Gün içerisinde 15 dakikada veya 1 saat ara ile kendimize "şu anda rüyada mıyım?" diye sormalısınız. Kendinize göre bir saat belirleyin ve gün içerisinde aksatmadan kendinize bu soruyu sorun. Örn/ 20 Dakikayı kendinize uygun gördünüz 20 şer dakika ara ile kendinize şu anda rüyada mıyım? diye sormalısınız. Önemli olan kaç saat ara ile sorduğunuz değil, belirlediğiniz saati kaçırmamaktır kendinizi 20 dakikaya ayarladıysanız mutlaka 20 şer dakikada bir kendinize şu anda rüyadamıyım sorusunu sormalısınız. Saatleri şaşmamak için kullanabileceğiniz en iyi yöntem saat kurmaktır,
. Saatinizi kurabilirsiniz saatiniz her çaldığında yapmanız gereken aklınıza gelecek ve bu sayede saatleri şaşmamış olacaksınız. Bu yöntem, düzgün kullanıldığında size %90 oranında başarı sağlayacaktır. Konu hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak için yazının devamına bakabilirsiniz.
Bir diğer yöntem ise, hatırlama yöntemidir. Kendinize bir obje veya sık gördüğünüz birşey seçiyorsunuz (kırmızı renk, kağıt, kalem, makas vs) seçtiğiniz objeyi gün içerisinde gördüğünüz’de şu anda rüyadamıyım diye kendinize soruyorsunuz. Seçtiğiniz teknikleri aksatmadan düzenli olarak yaptığınızda başarıyı yakalamamanız için hiç bir neden kalmıyor.
Peki neden kendimize şu anda rüyadamıyım diye soruyoruz? Seçtiğimiz objeyi gördüğümüzde kendimize soruyoruz şu anda rüyadamıyım diye ve sürekli tekrarlandığında bu olay alışkanlık haline geliyor yani beyine kayıt oluyor diyebilirim rüya görürken seçtiğiniz objeyi gördüğünüzde soruyorsunuz kendinize şu anda rüyadamıyım diye? Ve kritik karar tarafınızca veriliyor, evet şu anda rüyadayım !
Lucid Rüyanız kısa sürmesin: Lucid olabilen insanların rüyaları kısa sürer, bunun nedeni ise rüya esnasında bilinç açıldıktan sonra beyin otomatik olarak rüyayı sonlandırır veya bilinci kapatır sonuçta rüya bilinçsiz yapılan bir olaydır. Lucid Rüyanızı uzatmak için normal yatış saatinizden 2-3 saat daha geç yatabilirsiniz, bu sayede uykunuz daha ağır olacak ve uyanma riskiniz düşecektir ve çoğu zaman daha gerçekçi rüyalar görüceksiniz.
--------------------Alıntıdır-------------------
Düzenleme: ozzzyyy
. Saatinizi kurabilirsiniz saatiniz her çaldığında yapmanız gereken aklınıza gelecek ve bu sayede saatleri şaşmamış olacaksınız. Bu yöntem, düzgün kullanıldığında size %90 oranında başarı sağlayacaktır. Konu hakkında ayrıntılı bilgiye sahip olmak için yazının devamına bakabilirsiniz.
Bir diğer yöntem ise, hatırlama yöntemidir. Kendinize bir obje veya sık gördüğünüz birşey seçiyorsunuz (kırmızı renk, kağıt, kalem, makas vs) seçtiğiniz objeyi gün içerisinde gördüğünüz’de şu anda rüyadamıyım diye kendinize soruyorsunuz. Seçtiğiniz teknikleri aksatmadan düzenli olarak yaptığınızda başarıyı yakalamamanız için hiç bir neden kalmıyor.
Peki neden kendimize şu anda rüyadamıyım diye soruyoruz? Seçtiğimiz objeyi gördüğümüzde kendimize soruyoruz şu anda rüyadamıyım diye ve sürekli tekrarlandığında bu olay alışkanlık haline geliyor yani beyine kayıt oluyor diyebilirim rüya görürken seçtiğiniz objeyi gördüğünüzde soruyorsunuz kendinize şu anda rüyadamıyım diye? Ve kritik karar tarafınızca veriliyor, evet şu anda rüyadayım !
Lucid Rüyanız kısa sürmesin: Lucid olabilen insanların rüyaları kısa sürer, bunun nedeni ise rüya esnasında bilinç açıldıktan sonra beyin otomatik olarak rüyayı sonlandırır veya bilinci kapatır sonuçta rüya bilinçsiz yapılan bir olaydır. Lucid Rüyanızı uzatmak için normal yatış saatinizden 2-3 saat daha geç yatabilirsiniz, bu sayede uykunuz daha ağır olacak ve uyanma riskiniz düşecektir ve çoğu zaman daha gerçekçi rüyalar görüceksiniz.
--------------------Alıntıdır-------------------
Düzenleme: ozzzyyy
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
- ozzzyyy
- telekinezi.com.tr Yöneticisi
- Mesajlar: 556
- Kayıt: 08 Şub, 16:30
- Yaşadığınız İl: 34 İstanbul
- Burcunuz: İkizler Burcu: 22 Mayıs-22 Haziran
- Cinsiyetiniz: Erkek
- Konum: Yönetici
Re: Lucid Dreaming Ansiklopedisi
Uzun süredir yeni teknik eklemiyorum. Sebebine gelince; Forumda paylaşmadığım ve yararlılığına emin olduğum bir teknik bulamadım. Bir kaç gün içinde en az 1 yeni teknik ekleyeceğim. Şuan internette görebileceğiniz en kapsamlı lucid dreaming kaynağı bizim foruma ait. Onun için her zaman olduğu gibi bilgilerde seçiciyiz. Eğer sizinde varsa paylaşmak istediğiniz ve kaynağına güvendiğiniz teknikler, özel mesaj ile bana ulaşın. Eğer yararlı bulursam forumda sizin adınıza paylaşırım.
Sadece Çok Önemli Olduğunu Düşündüğünüz Soruları Özel Mesaj ile Sorun.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
-
Yeni mesaj Astral Seyahat mi bu yoksa Lucid Dreaming mi ?
gönderen NightDeal » » forum Yeni Başlayanlar - 2 Cevaplar
- 19762 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Karinald123
-
-
- 2 Cevaplar
- 17542 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen lumilla
-
- 12 Cevaplar
- 3038 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen andre
-
- 1 Cevaplar
- 1923 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Blackrez