Mutlaka Okuyun! Hidayete ermek

Moderatör: Sai

Cevapla
Kullanıcı avatarı
**profesyonel**
Mesajlar: 590
Kayıt: 21 Eki, 16:18
Yaşadığınız İl: 35 İzmir
Burcunuz: Terazi Burcu: 23 Eylül-22 Ekim
Cinsiyetiniz: Erkek
Konum: İzmir

Mutlaka Okuyun! Hidayete ermek

Okunmamış mesaj gönderen **profesyonel** »

Kurtuluşun Yegâne Yolu, Hidayetir. Ruhlarını Allah'a ulaştıranlar, Kurtuluşa Erenlerdir.
Allahû Tealâ’ya çok hamdetmemiz, şükretmemiz gerekir ki; Yüce Rabbimiz bizleri insan olarak yaratmış. Kâinatta sadece bir tek mahlûk; insan, Allah’ın ruhundan üfürdüğü bir özelliğin sahibidir. Bütün insanlar, doğar doğmaz Allahû Tealâ tarafından kendilerine ruh üfürülür.

O, Allah’tır, Yaratan’dır. Yarattıklarını hıfz eden, muhafaza edendir. Ve en çok sevdiği mahlûk da insandır. Sadece insan adı verilen bir tek mahlûkuna ruh vermiştir. Kendinden ruh üfürmüştür. Allahû Teâlâ buyuruyor:

32 / SECDE - 9: Summe sevvâhu ve nefeha fîhi min rûhihî ve ceale lekumus sem’a vel ebsâre vel ef’ideh(efidete), kalîlen mâ teşkurûn(teşkurûne).
Sonra (Allah), onu dizayn etti ve onun içine (vechin, fizik vücudun içine) ruhundan üfürdü ve sizler için sem'î (işitme hassası), basar (görme hassası) ve fuad (idrak etme hassası) kıldı. Ne kadar az şükrediyorsunuz.



Bütün insanlar Allah’ın ruhuna ehil olabilecek bir vasıfla yaratılmışlardır. Bir emanet olan ruhu Allah’a doğru yola çıkarmak, bütün insanların vazifesidir. Bu olaysa bir mürşide mutlaka tâbiiyeti gerektirir.

Sevgili kardeşlerim! Allah’ın dostu olmak, Allah için yaşamak, hiç de zor bir şey değildir. Bir tek dilek, sadece bir tek dilek:

“Yarabbi! Bunca ermiş evliyan, nasıl ruhlarını Sana ulaştırdıysa...” ya da “Yarabbi! Bunca ermiş evliyanın ruhunu, onların talebi üzerine Sen nasıl Kendine ulaştırdıysan, benim de ruhumu sana ulaştır. Ben de onlar gibi mutluluğu yaşamak istiyorum."diye kalpten yapacağınız samimî bir dilekle Allah'a dost olanlardan, Allah için yaşayanlardan olursunuz sevgili kardeşlerim.

Allah ile olan ilişkilerinizin muhtevasına baktığımız zaman, bunun teslimlerden ibaret olduğunu görürüz.

Allahû Teâlâ, önce Tevrat’la, sonra İncil’le, sonra da Kur’ân-ı Kerim’le
bütün insanlara ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim etmelerini farz kılmıştır.

İnsanla Allah arasındaki ilişkiler; 7 safhadan oluşur ki; bunun 4 safhası teslimdir.

1. safha; Allah’a ulaşmayı dilemek farzdır. Allahû Teâlâ buyuruyor ki:

30 / RÛM - 31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).
O'na (Allah'a) yönelin (Allah'a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.



2. safha; Mürşide tâbiiyet. Mürşide tâbiyet farzdır. Allahû Teâlâ buyuruyor:

25 / FURKÂN - 70: İllâ men tâbe ve âmene ve amile amelen sâlihan fe ulâike yubeddilullâhu seyyiâtihim hasenât(hasenâtin), ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen).
Ancak kim (mürşidi önünde) tövbe eder (böylece kalbine îmân yazılıp, îmânı artan) mü'min olur ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa, o taktirde işte onların, Allah seyyiatlerini (günahlarını) hasenata (sevaba) çevirir. Ve Allah, Gafur'dur (günahları sevaba çevirendir), Rahîm'dir (rahmet nuru gönderendir).



Ne olur mürşide tâbî olduğumuz zaman? Ruhumuz Allah’a ulaşmak üzere bizim vücudumuzu terk eder. Eğer gerçek bir mürşide hacet namazını kılarak Allahû Tealâ’ya sormuşsak, böylece ulaşmışsak, o zaman (o mürşide tâbî olduğumuz zaman) ruhumuz mutlaka vücudumuzdan ayrılır. Ne yapar? Allah’a doğru yola çıkmış olan kafileye katılır.

Sevgili kardeşlerim! “Hepsi mürşid. Ben giderim, canımın istediğine tâbî olurum.” diyebilenler olabilir. Bu, onların tercihidir. Bizim dışımızda bir olaydır. Biz Allah’ın bize söylettiklerini söyleyebiliriz.

Allah’ın söylettiklerine baktığımız zaman, mürşidin mutlaka hacet namazını kılarak Allah’tan sorulması gereğiyle karşılaşırız. Bu bir mutlak emirdir. Hiç kimse Allah’ın yolunda keyfî davranışlarda bulunarak hedefe ulaşamaz. Allah’ın emirlerini aynen tatbik etmek mecburiyetindeyiz.

Allahû Tealâ: “Mürşidinizi hacet namazını kılarak Benden soracaksınız.” diyorsa, bunu yapmak mecburiyetindeyiz.

Akşam boy abdesti alırız. Gece saat 12.00’den sonra kılmamız lâzım. Hacet namazına niyet ederiz.


1. rekât: Sübhâneke + Fâtiha + 3 Âyet-el Kursî
2. rekât: Fâtiha + İhlâs + Felâk + Nâs
Oturuş: Et Tahiyyâtu
3. rekât: Fâtiha + İhlâs + Felâk + Nâs
4. rekât: Fâtiha + İhlâs + Felâk + Nâs
Oturuş: Et Tahiyyâtu + Allâhumme Salli + Allahumme Bârik + Rabbena.
Namazı tamamladıktan sonra, dua faslında Allahû Tealâ’dan mürşidimizi sorarız.
Sevgili kardeşlerim! Hacet namazının temelinde Allah’tan mürşidi sormak vardır. Hacet namazı başka istikametlerde de kullanılır mı? Elbette kullanılır. Kim, hangi haceti varsa hiç çekinmeden Allahû Tealâ’ya müracaat edebilir.


“Ben buna lâyık değilim.” demek doğru değildir. Kimin neye lâyık olduğunu biz insanlar bilmeyiz, Allah bilir.

Öyleyse Allahû Tealâ’nın emri nedir?

Herkesin evvelâ Allah’a ruhunu ulaştırması, sonra fizik vücudun teslimi, sonra nefsin teslimi, muhlis olmak, sonra iradenin teslimi.

Demek ki 4 tane teslim söz konusu; ruhun, vechin, nefsin ve iradenin Allah’ta teslimi.

Sevgili kardeşlerim! Biz bunları sizlere anlatmaya başladığımız zaman bunların hiç birisi öğretilmiyordu. İnsanlar dînlerini çoktan unutmuşlardı. İslâm’ın 7 safhadan ve bu 7 safhanın içindeki 4 tane teslimden oluştuğu, insanlar tarafından çoktan unutulmuştu.

Dînlerini yaşadıklarını zanneden insanlar, İslâm’ın 5 şartına endekslenmişti: Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek.

Diyorlardı ki: “Bunları yapan insanlar cennete girerler. Gerçi hafif tertip cehenneme gireceklerdir önce, birazcık orada yandıktan sonra mutlaka oradan çıkıp cennete gireceklerdir.”

Evvelâ belirtmeliyiz ki; Kur’ân-ı Kerim’de önce cehenneme girip de yandıktan sonra oradan çıkıp cennete gitmek diye bir olay asla mevcut değildir.

Tam 64 tane âyet-i kerime, cehenneme giren kişinin cehennemden bir daha çıkmasının imkânsız olduğunu söylüyor.

Âyet-i kerimeleri merak eden varsa, hemen ulaşsınlar bizim sitemize, öğrensinler.

Allahû Tealâ’nın bizlere öğrettiği Kur’ân tefsiri. İlk defa o Kur’ân’da “İnnel hudâ hudallâh” ile “inne hudâllâhi huvel hudâ” muhtevasındaki 2 âyetin doğru tefsiri verilmiştir. Çünkü biz dîni Allah’tan öğrendik.

Biz bu devrin imamıyız. Bu konuda tereddüt edenlerin hepsine, açık ve kesin, Allah’ın talimatı odur ki: “Hacet namazını kılıp Bize sorun.” diyor.

3 / ÂLİ İMRÂN - 73: Ve lâ tu’minû illâ li men tebia dînekum, kul innel hudâ hudallâhi en yu’tâ ehadun misle mâ ûtîtum ev yuhâccûkum inde rabbikum, kul innel fadla bi yedillâh(yedillâhi), yu’tîhi men yeşâ’(yeşâu), vallâhu vâsiun alîm(alîmun).
Ve (Ehli Kitap): “Sizin dîninize tâbî olandan başkasına inanmayın.” (dediler). (Habibim onlara) De ki: “Muhakkak ki hidayet Allah'a ulaşmaktır. (İnsanın ruhunun ölmeden önce Allah'a ulaşmasıdır.) Size verilenin bir benzerinin, bir başkasına verilmesidir.” Yoksa onlar, Rabbiniz'in huzurunda, sizinle çekişiyorlar mı? (Onlara) De ki: “Muhakkak ki fazl Allah'ın elindedir. Onu dilediğine verir.” Ve Allah, Vâsi'dir (ilmi geniştir, herşeyi kapsar), Alîm'dir (en iyi bilendir).



2 / BAKARA - 120: Ve len terdâ ankel yahûdu ve len nasârâ hattâ tettebia milletehum kul inne hudâllâhi huvel hudâ ve leinitteba’te ehvâehum ba’dellezî câeke minel ilmi, mâ leke minallâhi min veliyyin ve lâ nasîr(nasîrin).
Ve sen onların dînine tâbî olmadıkça (uymadıkça) ne yahudiler ve ne de hristiyanlar senden asla razı olmazlar. De ki: “Muhakkak ki Allah'a ulaşmak (Allah'ın kendisine ulaştırması) işte o, hidayettir.” . Sana gelen ilimden sonra eğer gerçekten onların hevalarına uyarsan, senin için Allah'tan bir dost ve bir yardımcı yoktur.



Bu 2 âyet-i kerimenin bütün Kur’ân-ı Kerim meâllerindeki ifadesi, inanılmayacak olan bir standart taşır. “İnsanın ruhu vücudundan ayrılırsa, insan ölür.” palavrasına inananlar, Kur’ân tefsirlerinde bu 2 âyet-i kerimey; “Hidayet; doğru yoldur.” şeklinde Türkçeleştirmişler.

Dîn konusunda iddia sahipleri de bunlara dahil. Bizim Kur’ân-ı Kerim tefsirimizin dışında hiçbir Kur’ân’ı Kerim tefsirinde, bu 2 âyetin doğru Türkçesi yer almamıştır.

İmam İskender Ali M İ H R

Allah'a Ulaşmak Var Ya! İşte O, Hidayettir. Hidayeti Dileyin. Dileyin ki Allah Size Hidayet Etsin.

Alıntıdır.Kur'anda okuduktan sonra araştırmak istedim ve bu yazıyı buldum istiyorsanız Kur'andan surelerede bakabilirsiniz.Her neyse umarım Allah sizede nasip eder.
Tek bildiğimiz şey hiçbir şey bilmediğimizdir.

Kullanıcı avatarı
Admin
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1166
Kayıt: 31 Eki, 15:25
Yaşadığınız İl: 7 Antalya
Burcunuz: Akrep Burcu: 23 Ekim-21 Kasım
Cinsiyetiniz: Erkek

Re: Mutlaka Okuyun! Hidayete ermek

Okunmamış mesaj gönderen Admin »

Teşekkürler güzel ve gerekli bir konu.

(Konuyu tasavvufi-dini-yol-ve-yontemler 'e taşıdım)
Aramak, güzel bir çabadır.
pijey
Mesajlar: 44
Kayıt: 21 Tem, 11:21
Yaşadığınız İl: 33 Mersin

Re: Mutlaka Okuyun! Hidayete ermek

Okunmamış mesaj gönderen pijey »

öncelikle birkaç ayet mealinde düzeltme yapmak istiyorum:
furkan 70:
diyanet:"Ancak tövbe edip de inananlar ve salih amel işyelenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir."
elmalılı m.hamdi yazır:"ancak tevbe ve iman edip iyi davranışta bulunanlar müstesna.Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir.Allah çok bağışlayıcı,engin mehmamet sahibidir."

Al'i imran 73:
diyanet:Sizin dininize uyanlardan başka hiçbir kimseye inanmayın. " (Resulüm!) De ki: Doğru yol ancak Allah'ın yoludur. Yine (onlar, kendi aralarında şöyle dediler:) "Size verilenin benzerinin başka herhangi bir kimseye verildiğine, yahut Rabbinizin huzurunda onların size karşı deliller getireceklerine de (inanmayın)." De ki: Lütuf ve ihsan Allah'ın elindedir. Onu dilediğine verir. Allah'ın rahmeti geniştir ve O her şeyi hakkıyla bilir.
*Müfessir Razi’nin Kur’an’da anlaşılması en müşkül ayetlerden biri olduğunu belirttiği bu ayetin “en yü’ta...” ile başlayan kısmı şöyle de anlaşılmıştır: “(Ey ehl-i kitap!) Bir kimseye (Hz.Muhammed’e) size verilenin benzeri veriliyor diye mi(böyle karşı çıkıyorsunuz)? Yahut onlar(müslümanlar) Rabbinizin huzurunda aleyhinize deliller getirecek diye mi (böyle davranıyorsunuz)?”
elmalılı m hamdi yazır:"Ve kendi dininize uyanlardan başkasına inanmayın" (dediler). De ki: "Şüphesiz doğru yol, Allah'ın yoludur". (Onlar kendi aralarında): "Size verilenin benzerinin hiçbir kimseye verilmiş olduğuna, yahut Rabbinizin huzurunda sizin aleyhinize deliller getireceklerine" (de inanmayın dediler). De ki: "Lütuf Allah'ın elindedir, onu dilediğine verir. Allah, rahmeti bol olan, her şeyi hakkıyla bilendir".

görüldüğü üzre furkan suresinin 70. ayetinde mürşid kelimesi geçmemektedir.mürşide taabiyet farz değildir.
ali mihr e gelince ;
"bu sahte peygamberin bir kaç dümenini ve şeytani oyunlarını aşağıda maddeler halinde belirtiyoruz;
"Kuranda 3 bin ayet vardır"
"Allah ile konuşuyorum"
"Benimle birlikte Allah ile konuşan 20 arkadaşımız var"
"Ben Resulüm"
"65 milyon insanda, 5 milyonu cennete gidecek"
"Alnındaki beni göstererek, “ bunun ( peygamberliğine ) bir işaret olduğunu” belirtmesi "." (alıntı :http://www.islamustundur.com/evrenesnu.html)
cehennem sadece kafirlere sonsuz azabtır.kişi işlemiş olduğu günahları önce dünayda ödemeye başlar.sora kabirde devam eder.daha sora mahşere kalır.tüm buralarda tamamen temizlenemezse, (Allah korusun) cehenneme gider.burada temizlendikten sora cehennemden çıkıp Allah'ın izin ve inayetiyle cennete girer.Efendimiz(sav) miraç ta cehennemide görmüştür ve cehennem hakkında ashabını bilgilendirmiştir.bu konu anlatırlırken bundanda bahsedilir.bunu anlatan kaynaklardanda bulabilirsiniz.

hidayet'in ne demek olduğunu öğrenmek istiyorsanız "http://www.sorularlaislamiyet.com/artic ... siniz.html" giriniz. yada sorularlaislamiyet.com dan arata hidayet yazın ve 3-4 üncü sonuç ta olcak onu tıklayın.

internette her yerden okuduğunuz şeyle inanmayın arkadaşlar.hatta mümkünse dini bilgiler için interneti kullanmayın.kullanıcaksanızda her siteyi kullanmayın belli başlı siteler var onlara bakın.sorularla islaymiyet onlardan biri çünkü ilahiyatçı yazarlardan oluşuyor ve arkalarında sağlam bir kütüphaneleri var.Ayrıca sitelerinde para amaçlı hiçbir reklam vs. yok.tamamen Allah rızası için çalışıyorlar.

bana cevap yazarsanız hemen cevaplayamaya bilirim çünkü çok az giriyorum internete bu sene ygs- lys hazırlanıyorum.kendinize iyi bakın arkadaşlar.selametle...
kulaklar olabildiğine doygun, gözler olabildiğine aç.dünya islama ,islam temsile muhtaç...
Kullanıcı avatarı
Admin
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1166
Kayıt: 31 Eki, 15:25
Yaşadığınız İl: 7 Antalya
Burcunuz: Akrep Burcu: 23 Ekim-21 Kasım
Cinsiyetiniz: Erkek

Re: Mutlaka Okuyun! Hidayete ermek

Okunmamış mesaj gönderen Admin »

sorularlaislamiyet.com sitesinde çok riskli bir kaç dayanaksız fetva görmüştüm. Kaç kişi neye göre bakıp fetva yazıyor bilmiyorum fetvameclisi.com 'dan doğru bilgiyi alamasak felaketle sonuçlanabilecek bir durum oluşmuştu. Vebalini kim nasıl üstlenecekti bilmiyorum.

Söz sırası gelmişken Nureddin Yıldız Hocamıza tekrar teşekkürler.

"İskender Ali Mihr" O sahte peygamber hala duruyor mu? Allah akıl fikir versin deyip konuya bulaşmıyorum.
Aramak, güzel bir çabadır.

Cevapla

“Sizden Gelenler” sayfasına dön