
Her şey de olduğu gibi herkes bahsediyor diye 3. Gözün varlığına kesin olarak inanıyorsunuz, bir şüpheniz yok. Aynı şekilde buna herkes “3.” göz diyor diye de bu varlığı tartışılır göze “3.” demekten de vazgeçmiyorsunuz. Her şeyi sorgusuz sualsiz kabul etmeye o kadar alışmışsınız ki bir durup bu 3. gözün varlığı nereden biliniyor veya buna neden 3. Göz demişler diye hiç düşünmüyorsunuz.
Benim manevikesif.com u kurmamda ki amaç sizin şu zamana kadar öğrendiğiniz her şeyi yalanlamak değildi. Aksine ben size şu zamana kadar öğrendiğiniz hiçbir şeyi unutmanızı istemedim, istemem. Öğrendiklerinizi unutmayacaksınız ki doğru yolu bulurken ve bulduktan sonra bu yolun da doğruluğunu kesin olarak tespit etmeniz, yolda giderken de geçmişte öğrendiklerinize bakarak yolun kıymetini anlamanız bu kıyaslama sayesinde gerçekleşecektir.
Benim amacım size farklı bir bakış açısı kazandırarak varsa eğer bir yanlış, bunu sizin düşünerek bulmanızı sağlamaktı. 3. Göz konusu ile de bir yönden dokunacağız bu mevzu ya.
İlk olarak 3. Göze neden 3. Ve neden göz demişler bundan bahsedelim. Neden 3. Dendiğini biliyor musunuz ? Güzel bende bilmiyorum ama kısa bir akıl yürütme bile buluruz bunun cevabını.
Şimdi malum 2 tane baş gözümüz var. Bu bir dursun kenarda.
Bu 3. Göz denilen şey aktif olduğunda ya da açıldığında şu an ki gördüklerimizden farklı olarak bir takım şeyler daha görürüz. Bu yüzden görmek ile alakalı olduğu için göz demişler.
Şu an varsayılan olarak 2 göz yüklü bir vaziyette dünyaya geldiğimiz için bu sonradan aktif olan göze de mantıken 3. Göz demişler. Ama bir yandan da hiç mantıklı değil. Bunu anlatacağım birazdan.
Peki buna 3. demişler ise bu ikisinden(baş gözleri) hangisi 1. veya 2. ? Böyle direk sormak size saçma gelmiş olabilir veya ne fark eder hangisi 1. Veya 2. Önemli olan 3. Diye düşünebilirsiniz ama işte burada çok yanılıyorsunuz. Bu gözlerden hangisinin 1. Olduğunu bulmazsak yani bu üçünün de sıralamasını bulmazsak olayı tam olarak çözemeyiz.. Bu 3. Mevzusuna tekrar döneceğiz ama bir şeyi netleştirmek lazım.
Bu 3.göz diye bahsedilen şey İslam da ki gönül gözü yani kalp gözü mü ? Eğer farklı şeyler ise şu zamana kadar öğrendiklerinizle bu gözü açmaya çalışabilirsiniz. Meditasyonla falan. Ha yok bu 3.göz ile İslam da ki kalp gözü aynı şeyler ise şu zaman kadar öğrendikleriniz ile bu gözü açamazsınız, aktif hale getiremezsiniz. Genel olarak 3. Göz ile kalp gözünün aynı şey olduğu söylenir bu yüzden bir önceki mevzu ya geri dönelim.
Dedik ya baş gözleri 2 tane sonradan gelene de “3.” Demişler diye. Aslında 3. Göz denilen şey sonradan gelmedi. Bizim yani İslam inancında şuna inanırız; Allahu Teala ruhumuzu yaratmıştır ki bedenimiz yaratılmadan önce ruhumuz yaratıldı.
Ruhlar yaratıldığı zaman Allahu Teala “Elestü birabbiküm” yani “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” buyurdu. Biz ise “Bela” yani “Evet.” [Sen bizim Rabbimizsin] dedik..
Kalu Beladan beri Müslümanım deriz ya işte bu bize yüklenen kulluk vazifemizi kabul ettiğimizden beri anlamına geliyor. Bu olay Kuran-ı Kerim de anlatılır. İşte biz söz verdik, bu kulluk vazifesini kabul ettik. Sonradan bedenimiz yaratıldı. Ruhumuz bedenimize konulunca nefis ruhu ele geçirdi ve bu verdiğimiz sözü unuttuk. Ki Kuran-ı Kerim dede sıkça unutkan olduğumuza dair vurgu yapılır.
Bedenimizden önce ruhumuz yaratıldığına göre bu kalp gözü de ruhun gözü olduğuna göre demek ki bu göz 3. Değil aksine bedende bulunan gözlerden önce yaratıldığı için 1. Göz oluyor. Artık 2. Ve 3. olma meselesini de bedenimizde ki gözlerimiz kendi aralarından konuşup karar versinler. Anlayacağınız üzere benim 3. Göz demekten hoşlanmamam onun gerçekten 3. Olmamasından dolayı. Kalp gözü ve 3. Göz dediğiniz şeyin aynı şey olduğunu varsayarak anlatmaya kalp gözü olarak devam etmek istiyorum.
Yukarıda demiştim ya ruh bedene koyulduğunda nefis ruhu emri altına aldı, verdiğimiz sözü unuttuk diye. Kilit nokta burası. Her şey ruhu nefsin egemenliğinden kurtarmaktan geçiyor. Ruh emir alemindendir. Bedene koyulunca nefis ruhun yükselmesini engellemiş adeta köleleştirip kendi hizmetçisi yapmıştır. Biz çeşitli yollarla nefsi terbiye etmezsek, ruhu nefsten kurtarmazsak manevi ilerleyiş, hakka yürüyüş gerçekleşmez.
Neyse kalp gözünü anlatıyordum. Yeni yeni kişiler kalp gözü açılmaz herkes de açıktır, kalp gözünün açılması çok farklı şeyler göstermez gibi çeşitli icatlar çıkarıyorlar ki icat çıkarmaya gerek yok. Gözümüzde perde vardır ve bu perdenin kalkması ile sizin metafizik dediğiniz aleme doğru bir yönelme gerçekleşir. Ve farkındaysanız bu kocaman evrende maddesel şeyleri görmekten başka bir şey yapamıyoruz. Kalp gözünün açılması ile farklı alemler ile irtibat gerçekleşecek ve oradaki muhteşemlikleri görmeye başlayacağız.

Sadece meditasyonla veya olaya İslami olara bakıp bir takım zikirler ile kalp gözünü açamazsınız. Bize göre kalp gözünün kapalı olmasının sebebi günah kirleri ile kaplı olmasından dolayıdır. Bir günah işlersiniz sonra tövbe edersiniz. Tövbeniz kabul olsa bile o işlediğiniz günahın bıraktığı leke orada kalır. Bu günah kirlerinden temizlenmenin yolu ilk önce samimi bir tövbe etmektir. Çoğu kişinin ilerleyememesinin temel sebebi günahlarına tam olarak içten tövbe etmemesidir. Basitçe samimi bir tövbe ile günahları terk ediyorsunuz ve bundan sonra ibadetler ile kazandığınız nur ve feyiz ile zamanla bu günah kirlerinden yıkanıp arınmaya başlıyorsunuz. Bu sırada da yavaş yavaş kalp gözünüz açılmaya başlıyor ve bir takım şeyler görmeye başlıyorsunuz.
Varlık görür müsünüz ? Şimdi bu varlık nedir ? Varlık varlık diyorsunuz da benim bildiğim melek ve cinden başka bir varlık yok. Kuranda ve hadisler de rastlamadım, hatırlamıyorum. Tasavvuf kitaplarında da öyle bir şeye denk gelmedim. Evet varlık görürsünüz. Ama varlık dediğiniz şeyler zaten sürekli etrafınızda, yani korkacak bir şey yok. Siz görmeden önce size nasıl etkileri oluyorsa görmeye başladıktan sonrada öyle olacak, bir şey değişmeyecek. Genel anesteziden lokal anesteziye geçtiğinizi düşünün. Önceden baygınken, artık ameliyatı izleyebiliyorsunuz.. (:
Kalp gözünüz yavaş bir şekilde açılmaya başlarken cinleri hemen gerçek formlarıyla görmezsiniz. Başta duman şeklinde görmeye başlarsınız. Sonra bir şekle girmeye çalışırken görürsünüz, sonrada gerçek şekillerini görürsünüz.. Yani sizin sürekli çok yüceltip durduğunuz haşa her şeyi biliyorlarmış dediğiniz medyumlar büyük ihtimalle duman şeklinde görüyorlar. Yani ben cin görmeyen medyum bile gördüm o da ilginç bir şey..
Yani kalp gözünün açılması bence korkulacak bir şey değil. Zaten yanlışlıkla açabileceğiniz bir şey de değil. Uzun süreli çalışmalar ile olacak bir şey. Kalp gözünün açılması kötü bir şey değil ama kişi tam olarak hazır değilse görecekleri, duyacakları onda psikolojik olarak çok kötü etkiler ortaya çıkarabilir.
“Duyacakları” dedim çünkü kalp gözü olduğu gibi bir de kalp kulağı var. Yani siz hiç cinleri görüp ama onları duyamayan bir insan gördünüz mü? Ses yok görüntü var.. (: Şahsen ben duymadım. İkisi bana göre birbirine bağlı bir şekilde. Birisini etkinleştirmek haliyle diğerini de etkiler. Bu durumda yalnız cinleri görmeyeceksiniz onları duyacaksınız da. Siz yatarken başınızın tepesinde konuşmaları vs. bir çok şey. Ama ben bunları anlatıyorum diye de kalp gözünün açılmasını dar bir açıdan, sadece cinleri görmek olarak algılamayın. Kalp gözünün tam olarak açılması ile 7 kat yer ile 7 kat gök sizin tabirinizle algılanmaya başlıyor. Gerisini varın siz düşünün..
Yıldızlara bakıp zoom yapmak gibi düşünebilirsiniz.. (:
Facebook da ki grupta birisi 3. Gözümüzün açıldığını nasıl anlarız diye bir soru sormuştu. Bende tarihe geçecek cevabımı verdim. “Açılırsa anlarsın anlamıyorsan zaten açılmamıştır.” dedim. Yukarıda anlattıklarım olmasa belki bu sözüm size pek bir şey ifade etmeyebilirdi ama 3. Gözün daha doğrusu kalp gözünün açılmasının nasıl bir şey olduğunu az çok anlamışsınızdır. Yani sizden habersiz açılıp, açıldığından da haberdar olamayacağınız bir şey değil. Açıldığı an saniyesinde anlarsınız zaten. Değişik değişik şeyler görmüyorsanız açılmamıştır.
Bu cevap sizi tatmin etmediyse ki bence muhteşem bir cevaptı bu. O zaman söyleyeyim. Kalp gözünün açıldığını gözlerinizi kapatarak anlayabilirsiniz. Büyük ihtimalle ilk başlarda, yalnız gözleriniz kapalıyken göreceksiniz bir takım şeyleri.. Neyleri diye sormayın açıldığında göreceksiniz işte. Görmüyorsanız değişik bir şey, açılmamıştır işte zorlamayın.. (:
Peki epifiz ile bağlantısı ne bunun. Epifiz bezine 3. Göz dense de bana göre öyle değil.Epifiz bezine “ruh ile bedenin kesiştiği nokta” diyorsak, “ruh ile beden arasında bir köprü” diyorsak bu köprüye neden 3. Göz diyelim ki. Köprü köprüdür kardeşim. Köprünün üstünden bir şey geçmiyorsa köprünün bir önemi yoktur. Önemli olan köprüden geçen şeydir. İşte o şey de 3. Göz. Ya da ruh diyelim..
Sonuç Olarak Kalp Gözü - 3. Göz Nasıl Açılır ?

Müslüman iseniz, bütün günahlarınıza samimi bir şekilde tövbe edip bütün günahları bırakıyorsunuz karı-kıza bakmak dahil. Bayanlar için tersi geçerli. Bu harama bakmak bile aslında en büyük düşmanınız. Kalp gözünüze asit dökmek gibi bir şey. Bu kadar zararlıysa niye anlamıyoruz ? diye soracaksınız. Canım kardeşim zaten kapalı daha ne kadar kapatabilirsin ki. Yani sağır, sağıdır. Biraz duyan kişiye sağır denmez. Sen hiç duymuyorsun ki. Hiç duymuyorsan nereden bileceksin ? Benzetme yapıyorum burada. (: Yani diyorum ki zaten manevi alemde, ruhunda ne olduğundan habersizsin, nereden bileceksin karı-kıza bakmanın seni kötü etkilediğini. Siyah bir kıyafete kir bulaşsa belli olur mu ? Anlayabilir misin ? Anlayamazsın. Bu da öyle bir şey. Ama beyaz kıyafete çok küçücük minnacık bir toz dahi bulaşsa hemen belli olur değil mi ? Güzel anladınız bence olayı.
Ne demiştik. Tövbe edin, günahları terk edin, Kuran ve Sünnet ışığında hayatınızı yaşamaya başlayın. İbadetlerinizi arttırarak nur ve feyzinde artmasına sebep olun. Ruhun gıdası nur ve feyizdir. Nasıl bedene dikkat ediyorsanız ruha da dikkat etmeniz gerekiyor. İçinizin sürekli sıkılmasının sebebi ruha gıdasını vermediğinizden dolayıdır. Bu dediklerimi yapıyorsunuz. Ayrıca az ye, az uyu, az konuş olayını duymuşsunuzdur. Bundan sonrası Müslüman olmayanlar içinde geçerli.
Bizi şu anda hayvanlardan ayıran hangi özelliklerimiz var. Bu bir soru değildi, bende saymayacağım ama çok az farkımız var. Ya da şöyle sorayım; hangi özelliklerimiz benzer ? Yeme-içme, uyuma, konuşma(hayvanlarda konuşur) ve cinsellik. Biz hayatımızı sadece bu dördüne bağlı bir şekilde yaşamaya devam edersek hayvanlardan bir farkımız kalmaz ve manevi ilerlememizi hiçbir zaman gerçekleştiremeyiz. İlk önce bunlardan kurtulmamız gerekiyor. Yeme, uyuma ve konuşa birbirine bağlı. Zincir gibi. İlk halkayı gerçekleştirirsen diğerleri kendiliğinden gelir zaten. İlk halka az yemektir. Az yersen az uyursun az uyursan da az konuşursun. Siz bir sürü şey yapıp yeme-içmenize dikkat etmiyorsanız kusura bakmayın bu iş olmaz. Cinsellik konusuna gelirsek. Rahipler evlenmezler biliyorsunuz. Onlara göre cinsellik kötü bir şeydir. Ama cinsellik aslında kötü bir şey değildir.
Unutturmayın Freud dan bahsederken anlatayım bunu da. Gerçi Freud baştan aşağı cinsellik unutmam herhalde.. (:
Cinsellik insanlığın devamı için gerekli olan bir şey. Bu durumda bunu kötü bir şey gibi lanse edemeyiz. Kötü olan kısmı zina, gayrı meşru ve cinsellikle alakalı bazı haram şeylerdir. Dinimize göre zina yasak, haram.. Tamam. Ama buna sadece bir yasak olarak bakmamamız gerekiyor. Bu zinaya biz dikkat edelim, Müslüman olmayanlar dikkat etmesin gibi bir şey söz konusu değil. Zina haram ama niye haram ? Zina sadece günah yazılması mevzusu değil. Zina maneviyata çok kötü zarar veriyor. Üzerimizdeki bütün nur gidiyor. Nur gidince ne oluyor ? Bu manevi ilerleyiş duruyor. Nur gidince ne oluyor ? Cin ve şeytanların saldırına daha açık hale geliyoruz. Zina, sadece normal zina değil. Göz zinası, hayal deki zina. Hepsi manevi olarak insanları yıkıma götürür. Bize yasak edilmesinin sebebi bizim iyiliğimizin düşünüldüğünden dolayıdır..
Yani siz cinsellikten uzak durmayacaksınız sadece haram yolları bırakacaksınız. Helal yollar tabii ki de önemli. Aklıma şey geldi. Bi ara Ahmet hoca jet skiye biniyor diye bir ton yaygara çıkmıştı. O da helal olan her şeye binerim demişti öyle bir şey işte.. (:
Kalp gözünü açmak için temel olarak az ye, az uyu, az konuş ve cinselliğe dikkat ederseniz zaman içinde açarsınız. Başlangıç olarak kendinize 40 gün süre tanıyın.
Ayrıca az yemenin yanında hayvansal gıdaları da bırakmanız gerekiyor. Et, süt, yumurta, bal. Bunları bırakacaksınız. Vejetaryen değil vegan olmanız gerekiyor. Vegan dan kastım da kürk falan giymeyeceksiniz mevzusu değil yani kürk giyebilirsiniz. İçinize almayın yeter. Et gibi yiyecekler manevi olarak insanda ağırlık yapar bu kalp gözünüzü açmanıza bir engeldir. Bu da önemli bir şey. Unutmayın hayvan ve hayvansal gıdalar.
Sonra olarak da doğal beslenmeye dikkat edin mümkünse fabrika çıkışlı şeyler tüketmeyin.
Bu video da şu anlık şaheserim oldu bu yüzden zirvede bırakmak istiyorum.
Bir süre video gelmeyecek ders çalışmam gerekiyor bununla idare edin artık. Başa sardırıp sardırıp izleyin.. (:
Yunus Yeşil..
Saygılar.. (: